DÜNYA

ABD ekonomisinde tehlike çanları çalıyor

Ünlü piyasa uzmanı Ruchir Sharma, "Amerika'nın ekonomik balonu patlamak üzere" diyerek, artan devlet borçlarının büyüme ve kârları tehdit ettiğini vurguluyor.

Abone Ol

Amerika ekonomisinde büyük bir tehlike bekleniyor. Ünlü piyasa uzmanı Ruchir Sharma, ABD’nin ekonomik "balonunun" patlamak üzere olduğunu ve bu durumun ABD'nin geleceği için büyük riskler taşıdığını belirtiyor. Sharma, Amerika'nın borç batağına saplandığını ve bu borçların gelecekte ekonomik büyümeyi ve şirket kârlarını zayıflatacağını söylüyor.


OLAĞANÜSTÜ KARARLARLA NORMALE DÖNER

Sharma, ABD’nin diğer ülkelere kıyasla ekonomisini aşırı borçlanarak büyüttüğünü ve bunun sürdürülemez olduğunu vurguluyor. Birçok yatırımcı Wall Street’teki güçlü kazançları öne çıkarsa da, Sharma, bu kazançların devlet harcamaları ve büyük teknoloji şirketlerinin yüksek değerlemeleri dikkate alındığında daha az etkileyici olduğunu belirtiyor. Ayrıca, rekabetin arttığı ortamda, "olağanüstü karların" zamanla normale döneceği görüşünü savunuyor.


2. DÜNYA SAVAŞINDAN SONRA EN YÜKSEK SEVİYE

Amerika'nın, tarihinin en yüksek bütçe açıklarını verdiği ve büyük bir borç yüküyle karşı karşıya kaldığı bir dönemde, bu borçların geri ödemesi de ciddi bir yük oluşturuyor. ABD’nin dış borçları, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYH) yüzde 100’üne yaklaşmış durumda ve bu oran, II. Dünya Savaşı sonrası en yüksek seviyeye ulaşmak üzere. Ancak bu kez, dünya çapında bir felaket olmadan, güçlü bir ekonomiyle bu borçlanmanın yaşanması bekleniyor.


Bunun yanında, borçların faiz ödemeleri de hızla artıyor. Yıllık faiz ödemeleri şu an 1 trilyon dolar civarında ve bu rakam, savunma harcamalarını bile geçiyor. Buna rağmen, ABD hükümeti bütçe açığına rağmen güçlü bir ekonomik yapıyı sürdürüyor. Tüketici harcamaları sayesinde üçüncü çeyrek büyümesi, daha önce tahmin edilen yüzde 2.8'lik oranın üzerine çıkarak yüzde 3.1 olarak revize edildi.


Ancak, Sharma'ya göre her büyük ekonominin bir "zayıf noktası" var ve Amerika'nınki de hızla artan devlet borcu. Sharma'nın hesaplamalarına göre, her 1 dolarlık GSYH büyümesi için 2 dolar yeni borç alınması gerekiyor. Bu oran, son 5 yılda yüzde 50 arttı. Eğer bu oran başka bir ülkede olsaydı, büyük bir sermaye kaçışı yaşanırdı. Ancak ABD hala dünyanın en büyük ekonomisi ve rezerv para birimine sahip.


YATIRIMCILARIN SABRI TÜKENİYOR

Bir diğer tehlike ise piyasa oyuncularının sabrının tükenmesi. Sharma, gelecek yıl yatırımcıların, yeni çıkarılacak borçlara daha yüksek faiz oranları talep edebileceğini ve bunun da hükümet harcamalarına olan bağımlılığın azalmasına yol açacağını belirtiyor. Bu da ekonomik büyümeyi ve şirket kârlarını olumsuz etkileyebilir.


Sharma, bu süreçte bir başka riskin de Avrupa veya Çin gibi büyük ekonomilerin toparlanmasıyla Amerika'nın görece üstünlüğünün zayıflaması olduğunu ifade ediyor. Ayrıca, tamamen beklenmedik olayların da ekonomik dengeleri değiştirebileceğini belirtiyor.


Bir balonun son aşamalarında fiyatlar genellikle hızla artar. Son altı ayda, ABD hisse senedi fiyatları, en geniş farkla diğerlerine göre daha fazla arttı. Sharma, "Böylesine ince bir hava koşulunda uçmak, motorları durdurmak için çok az şey yeterli olabilir" diyor. Tüm bu klasik balon işaretleri, fiyatların ve değerlemelerin aşırı seviyelere ulaşmış olması, bu balonun patlamak üzere olduğunu gösteriyor. "Amerikan istisnacılığına karşı bahis yapmak için doğru zaman geldi" diyerek uyarısını tamamlıyor.