MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 22 Ekim'de terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan’a, örgütü lağvetmesi koşuluyla, "Umut hakkı için başvurması ve TBMM’de DEM Parti Grup Toplantısı'nda konuşması" için çağrı yapmasının ardından başlayan sürecin devam ediyor.
DEM Parti heyetinin İmralı Adası’nda terör örgütü PKK’nın elebaşı Abdullah Öcalan’la gerçekleştirdiği görüşmenin ardından başlayan görüşme trafiğinde ilk tur tamamlandı.
Konuyla ilgili görüşme trafiği sürerken 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'den dikkat çeken açıklamalar geldi.
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin çağrısı sonrası başlayan yeni süreci değerlendirdi. Karar Gazetesi'ne konuşan Abdullah Gül, Bahçeli'nin açıklamalarını "olağanüstü bir adım" olarak nitelendirirken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konumu gereği daha temkinli hareket etmesinin de doğru bir yaklaşım olduğunu söyledi.
Gül'ün açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
‘OLAĞANÜSTÜ BİR ADIM’
"Türkiye’de kimilerinin ‘Kürt meselesi’, kimilerinin ‘terör meselesi’ olarak adlandırdığı bu konu, ülkenin en önemli sorunlarından biridir. Ben de Cumhurbaşkanlığı dönemimde ve daha önceki pozisyonlarımda meselenin mutlaka Türkiye’nin kendi inisiyatifiyle gündemden düşmesi gerektiğini savundum. Bu bakış açısına sahip biri olarak, Sayın Bahçeli’nin açıklamalarını ‘olağanüstü bir adım’ olarak değerlendiriyorum.
'MİLLİYETÇİLİĞE EN BÜYÜK HİZMET'
Bu adım Türk milliyetçiliğine yapılmış en büyük hizmet. Türk milliyetçiliğini geniş bir perspektiften ele aldığınızda, Türkiye’nin güçlü bir ülke haline gelmesi, sorunlarından arınarak tüm enerjisini halkının mutluluğu ve refahına odaklaması, uluslararası arenada seçkin ve çevresine ilham veren bir toplum olarak yer alması anlamını taşır. Türkiye’nin artık tüm enerjisini halkının mutluluğuna vermesi gerektiğine inanıyorum.
"BAHÇELİ'NİN ADIMI SON DERECE ÖNEMLİ BİR GELİŞMEDİR"
Bu tür sorunlarda, en zıt görüşlere sahip kesimlerin diyalog ve anlayış geliştirmesi, çözüm için bir gerekliliktir. Aksi halde, kutuplaşma devam eder ve her taraf, kendi bakış açısına göre meseleyi konsolide etmeye çalışır. Bu bağlamda, Milliyetçi Hareket Partisi’nin geçmişte bu konuda en keskin duruşa sahip taraf olduğunu göz önünde bulundurursak, Sayın Bahçeli’nin bu adımı son derece önemli bir gelişmedir.
'"ERDOĞAN'IN DESTEĞİ SAMİMİ"
Gelinen aşamada geçmişteki bazı tutumların artık geride bırakılması gerekiyor. Bu süreçte, hükümetin ve Sayın Cumhurbaşkanı’nın desteğini samimi bir şekilde gördüğümü ifade etmek istiyorum. Bazı kesimler, Cumhurbaşkanı’nı daha aktif bir rol üstlenirken görmek isteyebilir. Ancak, Cumhurbaşkanı’nın konumu gereği daha temkinli hareket etmesinin doğru bir yaklaşım olduğunu düşünüyorum."