GÜNDEM

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan AK Parti 23. Kuruluş Yıl Dönümü'nde önemli mesajlar: Eksiğimiz olabilir ama ihanetimiz asla

14 Ağustos 2001'de 'Erdemliler Hareketi' olarak siyaset sahnesine çıkan AK Parti 23. kuruluş yıl dönümünü kutluyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan da AK Parti Kongre Merkezi'nde düzenlenen kutlama programında açıklamalarda bulundu. 23 yıl önce dip dalga hareketi olarak büyüyen AK Parti'nin kısa sürede milletin umudu haline geldiğini söyleyen Erdoğan, "Eksiğimiz, kusurumuz elbet vardır ama millete ihanetimiz asla söz konusu değil" dedi.

Abone Ol

14 Ağustos 2021 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye'nin 39. siyasi partisi olarak kurulan Adalet ve Kalkınma Partisi, Türk siyasetinde 23 yılı geride bıraktı.

AK Parti'nin 23. kuruluş yıl dönümü kapsamında 81 ilde kutlamalar gerçekleştiriliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan da Ankara'da AK Parti Kongre Merkezi'nde düzenlenen “AK Parti 23. Kuruluş Yıl Dönümü Programı”na Cumhurbaşkanı Erdoğan, partinin kurucu isimleri, milletvekilleri, bakanlar ve teşkilattaki isimler katılDI. Programda kürsüye çıkan Erdoğan, partisinin 23 yıldaki icraatlarını anlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"Sizlerin vasıtasıyla 81 vilayetimizin tamamına, 85 milyon vatandaşıma selamlarımı gönderiyorum. Bugün mutluyuz, gururluyuz, heyecanlıyız. 23. yaşımıza ulaşmanın sevincini yaşıyoruz. 'Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak' diyerek revan olduğumuz millete hizmet yolunda bugün 23. yılımızı devirdik. 23. yaş günümüz kutlu olsun. 

14 Ağustos 2001'den bu yana 23 yıldır AK Parti'nin ülkeye ve millete hizmet sancağını iftiharla taşımız kurucularımıza, bakanlarımıza, milletvekillerimize, belediye başkanlarımıza, tüm teşkilatlarımıza ve desteği olanlara tek tek teşekkürlerimi sunuyorum.

En büyük teşekkürü aziz milletimiz hak ediyor. Pınarhisar'dan çıktığımız andan itibaren aşkla bağrına basan, girdiğimiz her seçimde, maruz kaldığımız her saldırıda dimdik yanımızda duran milletimize sonsuz teşekkürlerimi arz ediyorum.

"DİP DALGA HAREKETİ KISA SÜREDE MİLLETİN UMUDU OLDU"

AK Parti bundan 23 yıl önce milletin umudu olarak milletimiz tarafından kuruldu. 14 Ağustos 2001'de o güne kadar dalga dalga büyüyen gönül hareketinin sadece tabelasını astık. Kefenimizi giyerek başlattığımız büyük ve güçlü Türkiye mücadelesinde milletimize emanetinin emin ellerde olacağının sözünü vermiştik. Gerekirse kendimiz bedel ödeyeceğiz ama milletimize asla bedel ödetmeyeceğiz demiştik. Yine 23 yıl önce problemlerin altında ezilen Türkiye'ye meselelerimiz çözümsüz değil özgüvenini aşıladık. Muhafazakar demokrat kimliğimizle milletimizin ruh köküne sadık kalarak ülkemizin kronik sorunlarını çözmeyi vadettik. Bir dip dalga hareketi olarak doğan, kurulan, büyüyen AK Parti çok kısa sürede milyonların umudu haline dönüştü.

"MİLLET AK PARTİ'DE KENDİNİ GÖRDÜ"

Yorulmuş, tükenmiş, karamsarlık girdabında sürüklenen bir milletin umutlarını yeniden dirilttik. Milletimiz AK Parti'de yıllar sonra kendini gördü. Kendi değerlerini temsil eden samimi, gayretli ve Türkiye sevdalısı kadrolar gördü. Kuruluşumuzun üzerinden yalnızca 14 ay geçmişken ülkeyi yönetme sorumluluğu bu yüce ruhla üstlendik. Türkiye'yi yönetme mesuliyetini devraldığımdan itibaren milletimize karşı görevlerimizi hakkıyla yerine getirmenin çabasındayız.

Problemlerin karşısında çekinen, korkan değil meselelerin üzerine cesaretle giden anlayışla hareket ediyoruz. Bize pes etmek yakışmaz diyoruz. Bugüne kadar nice engelle karşılaştık. Bizi hizmetten, çalışmaktan alıkoyan nice sinsi senaryolarla muhatap olduk. Sokak olaylarından vesayet girişimlerine, kanlı darbe teşebbüslerinden terör eylemlerine kadar pek çok tehditle mücadele ettik. Ankara'nın göbeğinde 'Ordu göreve' pankartları açarak alenen darbe çığırtkanlığı yaptılar. Gazete kupürleri marifetiyle partimizi kapatmaya kalktılar. 367 diye bir şey uydurarak Meclis'in iradesine ipotek koymaya çalıştılar. Cumhuriyet mitingleriyle insanımızı kışkırttılar. Gezi olaylarında 3-5 ağacın taşınmasını bahane ederek sokaklarımızı ateşe verdiler. Yularını ellerinde tuttukları bütün taşeronları üzerimize saldılar. 17-25 Aralık'ta emniyet ve yargı teşkilatımıza sızan haşhaşileri, 15 Temmuz gecesi TSK'daki hainleri kullanarak milletin iradesine çökmeye kalkıştılar.

"BİZİ YOLUMUZDAN ÇEVİRMEYE KALKANLARA EYVALLAH ETMEDİK"

Türkiye kendini ne zaman toparlasa bir bahane üretip bizi yolumuzdan çevirmeye kalkıştılar. Ama bunların hiçbirine eyvallah etmedik. Allah'ın yardımı ve aziz milletimizin duası ve desteği sayesinde oyunları bozarak bugünlere geldik. Şunu bugün bir kez daha memnuniyetle ifade etmek isterim. 23 yıl önce büyük bir heyecanla yola revan olurken milletimize verdiğimiz sözleri tutmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz.

Partimiz 23. yıl dönümünü kutluyor. İktidarımız kasım ayında 22 yılı doldurmuş olacak. 22 yılı iktidarda olmak üzere 23 yılımızın her safhası iş yapmakla, hizmet ve eser üretmekle geçti. Türkiye'yi nereden alıp nereye getirdiğimizi milletimiz çok iyi biliyor.

"2001'DEN SONRA DOĞAN GENÇLER BURAYI İYİ DİNLESİN"

Bugün burada çok kısa bir hatırlatma yapacağım. Özellikle 2001'den sonra doğan ve iktidarımızın döneminde yetişen gençler burayı dikkatli dinlesin. AK Parti'yi kurduğumuzda ülke nüfusu 68 milyondu. Bugün bu sayı 85,5 milyona ulaştı. Aradan geçen 23 yılda yüzde 25 nüfus artışı oldu. Türk ekonomisine dair göstergelerde çoğu zaman iki, üç, dört kat artış oldu. Eğitimde 343 bin olan derslik sayısını 613 bine, öğretmen sayısını 626 binden 1 milyon 32 bine çıkardık. 2001'de ülkemizde sadece 76 üniversite, 70 bin akademik personel varken bugün 208 üniversite ve 183 bin akademik personelimiz var. Ücretsiz internet, cep telefonu ve bilgisayar gibi pek çok destekle gençlerimizin yanında olduk.

Muhalefetin en fazla istismar ettiği tarımda ciddi bir ivme kaydettik. Tarımsal gayrisafi hasılamız 37 milyar liradan 1 trilyon 625 liraya çıktı. Tarla, sebze üretiminin toplamı 98 milyon tondan 137 milyon tona ulaştı. Küçükbaş ve büyükbaş hayvan varlığımız 251 milyondu, bugün yaklaşık 375 milyona ulaştı.

Baraj sayısı 276'dan toplam 1018'e ulaştırdık. 1 trilyon 365 milyon TL tarımsal destek sağlayarak çiftçimizin yanında olduğumuzu gösterdik. Yalnızca 5 ilde kullanılan doğal gazı 81 ile yaygınlaştırdık. Karadeniz'de ülkemizin en büyük doğal gaz rezervi keşfimizi yaptık. Gabar'da günlük 100 bin varil petrol üretim kapasitesiyle yine tarihi bir rekora imza attık.

60 yıllık hayalimiz olan Türkiye'nin otomobili TOGG artık yollarda. Savunma sanayiinde tarihimizin en büyük yerlileşme hamlesini başardık. Piyade tüfeğinde bile başkalarına bağımlı olan bir ülkeyi kendi tankını, gemisini, topunu, füzesini, roketini, uçağını, helikopterini, İHA'sını üretebilen seçkin ülkeler ligine yükselttik. Ordumuzu, polisimizi en iyi silahlarla donattık. Terörle mücadelede güvenlik kuvvetlerimize ihtiyacı olan her türlü donanımı sağladık.

GSYH reel olarak büyümeye devam ederken kişi başı milli gelir 3 bin 608 dolardan 13 bin 110 dolara ulaştı.

"HAK VE ÖZGÜRLÜKLERDE SESSİZ DEVRİM YAPTIK"

Bu rakamların her detayında çok daha büyük başarılar saklı. Türkiye'nin AK Partili yılları cumhuriyet tarihinin en parlak yılları olarak tarihe geçmiştir. Bizim anlayışımızda ekonomik kalkınma demokrasiden bağımsız değildir. Muhafazakar ve demokrat kimliğimizin gereği olarak ekonomiyi büyütürken demokrasimizin standartlarını yükseltmekten geri durmadık. Bunun için son 23 yılda yol, köprü, baraj yapmadık. Türkiye'de sivil siyasetin alanını da genişlettik. Hak ve özgürlükler sahasında ülkemizde sessiz bir devrime imza attık. Türkiye'yi yasakların, baskıların, korkuların ve vesayetin kol gezdiği bir ülke olmaktan çıkarıp demokraside hak ettiği seviyelere ulaştırdık. Ne kadar vesayet odağı varsa hepsine karşı tavizsiz bir mücadele yürüttük. Demokrasi dışı yollardan istikbal ve gelecek devşirmek isteyenleri her defasında milli iradenin gücüyle bertaraf ettik.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle ilk defa sandık yoluyla doğrudan halkın iradesiyle ülkemizde yönetim değişikliğine gittik. Kimsenin inancından, kılık kıyafetinden dolayı ötekileştirilmediği, başörtülü kızlarımızın üniversite kapılarından geri çevrilmediği, terörü ve şiddeti övmediği, hakarete varmadığı sürece her türlü düşüncenin ifade edildiği bir yapıyı ülkemiz genelinde büyük oranda hakim kıldık.

Türkiye'yi ayağına vurulan zincirlerden beraber kurtardık. Durmak yok, yola devam dedik. Hep beraber 23 yıl boyunca heyecanla yılmadan çalıştık. Hepimiz milletimizin emanetine canımız pahasına sahip çıktık, hiçbir zaman geri durmadık. Asla zafiyet göstermedik, milletimizin başını öne eğdirmedik. İnşallah bundan sonra da eğdirmeyeceğiz. 23 yıldır olduğu gibi bundan sonra da aynen yolumuza devam edeceğiz. 

"KONGRE KAPSAMLI DEĞİŞİMİN ANA ZEMİNİ OLACAK"

23. yıl sloganımızı 'Umudun, geleceğin ve icraatın adı AK Parti' olarak özellikle tercih ettik. Türkiye'nin son çeyrek yılına damga vurmanın gururunu yaşarken gelecek asrını da şimdiden şekillendirmenin gayretindeyiz. Zamanın ruhu toplumu dönüştürürken siyasal alanı yeniden tanımlamak da alışılagelmiş siyaset tarzlarını da değişime zorlamakta. Dünyanın şartları ve ihtiyaçları değiştikçe biz de buna uygun politikaları geliştirmek mecburiyetindeyiz. Halktan yükselen değişim dalgasının ürünü olarak siyaset sahnesine çıkan AK Parti'nin yeni dönemin ruhunu ıskalaması düşünülemez. Tüm renkleriyle 85 milyonu kucaklayan partimizi daha da güçlendirmekte kararlıyız. En önemli özelliğimiz değişimi, yenilenmeyi başarmamızdır. Özeleştirimizi samimiyetle yapıyor, üzerine cesaretle gidiyoruz. Önümüzdeki aylarda başlatacağımız kongre sürecini sadece vitrin yenilenmesi olarak değil milletimizin bizden beklediği kapsamlı değişimin ana zemini olarak görüyoruz.

"YORULAN VARSA KENARA ÇEKİLSİN"

Burada 2 hususun altını çizmek istiyorum. Kendini yorulmuş hisseden varsa onlardan kenara çekilip biraz soluklanmalarını istiyoruz. İkincisi hangi görevde olursa olsun hiçbir arkadaşımız rehavete kapılmamalı. Bunun hesabı ağırdır. Buna bizim de tahammülümüz olamaz. Milletin ümidini ziyan edenlere hoşgörü göstermeyiz, gözünün yaşına bakmayız. Yenilenerek, güçlenerek, tazelenerek ilerlerken kimsenin bize ayak bağı olmasına müsaade etmeyiz. Bakanlarımız, belediye başkanlarımız, tüm teşkilatımız işine odaklanacak. Bürokrasimiz gayretle performansı ve kaliteyi artırarak çalışmayı sürdürecek. 2028 yılına kadar canla başla çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz. İnşallah 2028 seçimlerinde de milletimiz gayretimizi takdir edecek ve emaneti yine AK Partili kadroların ellerine teslim edecektir. Daha yapacak çok işimiz var. Daha gidecek uzun bir yolumuz var.

Birilerinin gazıyla iktidar hayali kuranlar son 23 yıldır olduğu gibi yine hüsrana uğrayacak, yine avuçlarını yalayacaklar.

AK Parti milletin partisidir. Millet ve memleket sevdalılarının partisidir. Bu millet için dertlenen herkese AK Parti çatısı altında yer var. Kuruluşumuzdan itibaren hep saflarımızı genişletmeye gayret ettik. Dışlayarak değil kucaklayarak bugünlere geldik. Partimize güç katacak, mücadelemize omuz verecek herkesle ortak değerler ve prensipler etrafında buluşma irademizi bugün de muhafaza ediyoruz. Millete hizmete talip olan, AK Parti'nin değerlerini benimseyen herkese kapımız sonuna kadar açıktır. Bundan sonra da açık kalacak. Birazdan partimize katılacak arkadaşlarımızı muhabbetle bağrımıza basarken kendilerine AK Parti ailesine hoş geldiniz diyorum. 

Siyasette kendiniz kadar rakipleriniz de önemi. Ülkemiz genelinde bütün değişimleri gerçekleştirirken muhalefeti de en azından söylem düzeyinde dönüştürmeyi başardık. Örneğin başörtüsü bazı kesimler için artık öcü olmaktan çıktı. Zaman zaman bazı marjinaller tarafından küstahlıklar sergilense de Türkiye bu özgürlük konusunda bir bütün olarak mutabakat sağladı. Atılan her özgürlük adımı karşısında 'laiklik elden gidiyor' korkusu, yerini büyük oranda özgüvene bıraktı. Farklı fikirlere saygı noktasında ciddi mesafe aldık. Millete tepeden bakanları, milleti 'göbeğini kaşıyan adam' olarak görenleri her seçimde yenilgiye uğratarak milli iradeyle barışmaya mecbur bıraktı. Ne eski CHP liderinin helalleşme kurnazlığını, ne mevcut CHP genel başkanın normalleşme söylemlerini AK Parti'nin 23 yıllık mücadelesinden bağımsız okumak mümkün değil. Şunu artık milletimiz görüyor. 10 yıllardır jakobenizmin, yasakların bekçiliğini yapan CHP eski alışkanlıklarını sürdürmekte artık zorlanmaktadır. 

"EKSİĞİMİZ, KUSURUMUZ OLABİLİR AMA İHANETİMİZ ASLA"

Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı sınamalar yeni siyaset tarzına ihtiyacı had safhaya çıkarmıştır. İktidar ve muhalefetiyle daha fazla konuşmamızı, temas ve diyaloğu elzem kılıyor. Milli çıkarlarımız konusunda kararlılık göstermemiz gerekiyor. Hepimiz aynı gemideyiz. Gemideki delikleri büyütmenin, yeni delikler açmanın kimseye faydası olmaz. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak uzlaşmacı ve yapıcı tavrımızı sürdüreceğiz.

Eksiğimiz, kusurumuz elbet vardır ama millete ihanetimiz asla söz konusu değildir. Bu çizgiden hiçbir zaman sapmayacağız.

Ekonomide sıkıntıları çok iyi biliyoruz. Enflasyonda düşüş başladı. Fiyat istikrarını sağlayacak enflasyonu tek haneli oranlara çekeceğiz. Kısa süre içinde dar gelirliler ve emekliler için rahatlatacak seviyelere ulaşacağız."

"ÇÖZÜME ODAKLANAN BİR ANLAYIŞLA HAREKET EDİYORUZ"
Yorulmuş, tükenmiş, gelecekten ümidini kesmiş, karamsarlık girdabında sürüklenen bir milletin umutlarını yeniden dirilttik. Milletimiz AK Parti'de yıllar sonra kendini gördü; kendi değerlerini temsil eden samimi, liyakatli, gayretli ve Türkiye sevdalısı kadrolar gördü. Kuruluşumuzun üzerinden yalnızca 14 ay geçmişken, aziz milletimizin takdiriyle ülkeyi yönetme sorumluluğunu, işte bu yüce ruhla üstlendik. Türkiye'yi yönetme mesuliyetini devraldığımız andan itibaren milletimize karşı görevlerimizi hakkıyla yerine getirmenin çabasındayız. Problemlerin karmaşıklığı karşısında ürken, çekinen, korkan değil; tam tersine ne kadar büyük olursa olsun meselelerin üzerine cesaretle giden ve çözüme odaklanan bir anlayışla hareket ediyoruz. "Aşkla çalışan yorulmaz"; "bize yorulmak, pes etmek yakışmaz" diyoruz.

"MECLİS'İN İRADESİNE İPOTEK KOYMAK İSTEDİLER"
Bakınız bugüne kadar nice engelle karşılaştık. Yol boyunca nice badireler atlattık; bizi hizmetten, bizi çalışmaktan, bizi üretmekten alıkoymak isteyen nice sinsi senaryolarla muhatap olduk. Sokak olaylarından vesayet girişimlerine, kanlı darbe teşebbüslerinden terör eylemlerine kadar pek çok tehditle mücadele ettik. Ankara'nın göbeğinde "Ordu Göreve" pankartları açarak alenen darbe çığırtkanlığı yaptılar. Gazete kupürleri marifetiyle partimizi kapatmaya kalktılar. 367 diye bir şey uydurarak Meclis'in iradesine ipotek koymak istediler.

"KİRLİ SENARYOLARI PARÇALAYIP ATARAK BUGÜNLERE GELDİK"
Her seçim döneminde sandığın itibarına gölge düşürmek, kitleleri karşı karşıya getirmek için sayısız yola başvurdular. Türkiye ne zaman kendini toparlasa, ne zaman ekonomide kabuğunu kırmaya çalışsa bir bahane üretip bizi yolumuzdan çevirmeye çalıştılar. Allah'a hamdolsun bunların hiçbirine eyvallah etmedik. Önce Allah'ın yardımı, sonra aziz milletimizin duası ve desteği sayesinde oyunları bozarak, kirli senaryoları parçalayıp atarak bugünlere geldik.

Şunu bugün bir kez daha memnuniyetle ifade etmek isterim; Bundan 23 sene önce yola revan olurken milletimize verdiğimiz sözleri tutmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz. Şimdi bugün, partimiz 24 yaşına basıyor. Kasım ayında, kesintisiz iktidarımız 22 yılı doldurmuş olacak. 22 yılı iktidarda olmak üzere 23 yılımızın her safhası iş yapmakla, hizmet ve eser üretmekle, milletin dertlerine derman bulmakla geçti. 23 yıl boyunca "Halka hizmet, Hakka hizmettir" düsturuyla hizmetkarı olmaktan şeref duyduğumuz milletimiz için çalıştık, ter döktük.

Türkiye'yi nereden alıp nereye getirdiğimizi milletimiz çok iyi biliyor. Yurt dışındaki gurbetçi kardeşlerimiz, memleketlerine her gelişlerinde ülkemizde yaşanan devasa değişime bizzat şahitlik ediyor. Emeklilerimiz, memurlarımız, işçimiz, sanayicimiz, kadınlarımız ülkemizin kalkınma ve demokrasi hamlelerinin en yakın tanığıdır. Gönül coğrafyamızdaki mazlum ve mağdurlar, son 23 yılda güçlenen, kadim değerleriyle barışan Türkiye'nin ne demek olduğunun idrakindedir. Elini vicdanına koyup objektif değerlendirmeler yapan hemen herkes, AK Parti'nin ülkemize kazandırdıklarının hakkını teslim ediyor.

"PEK ÇOK İMKANLA GENÇLERİMİZİN YANINDA OLDUK"
Bugün burada 23'üncü kuruluş yıldönümümüz vesilesiyle, çok kısa bir hatırlatma yapmak arzusundayım. Özellikle 2001'den sonra doğan ve iktidarlarımız döneminde yetişen gençlerimizin burayı dikkatle dinlemelerini rica ediyorum. AK Parti'yi kurduğumuzda ülkemizin nüfusu 68 milyondu; bugün bu sayı 85,5 milyona ulaştı. Aradan geçen 23 yılda Türkiye nüfusu yüzde 25 oranında artış kaydetti. Nüfusumuz yüzde 25 artarken; Türk ekonomisine dair göstergelerde ve vatandaşa sunulan hizmetlerde çoğu zaman 2 kat, 3 kat, 4 kat artış oldu. Eğitimde 343 bin olan derslik sayımızı 613 bine; öğretmen sayımızı 526 binden 1 milyon 32 bine çıkardık. 2001 yılında ülkemizde sadece 76 üniversite; 70 bin akademik personel varken, bugün 208 üniversitemiz ve 183 bin akademik personelimiz var. Gençlik merkezi sayımızı 9'dan 508'e, spor tesisi sayımızı 1.575'den 4 bin 421'e çıkardık. Yükseköğrenim yurt yatak kapasitemizi 182 binden 962 bine ulaştırdık. Burslarla, başvuran herkese verdiğimiz kredilerle, ücretsiz internetle, cep telefonu ve bilgisayar desteği gibi pek çok imkanla gençlerimizin yanında olduk.

"DÜNYANIN EN KAPSAYICI SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNİ ÜLKEMİZDE KURDUK"
Sağlık, milletimizin duasını aldığımız alanların en başında geliyor. 23 sene önce hastane yatak sayımız 18 bini nitelikli olmak üzere toplam 164 bin iken; şu an 182 bini nitelikli toplam 270 bin yatağımız bulunuyor. Hepsi en modern cihazlarla donatılmış, otel konforunda odalarda 36 bin 508 yatak kapasitesine sahip 25 şehir hastanesi açtık. Sağlık çalışanı sayımızı 378 binden aldık, 1 milyon 462 bine yükselttik. Dünyanın en kapsayıcı sosyal güvenlik sistemini ülkemizde kurduk. Bir diğer önceliğimiz olan adalette; 9 bin 350 olan hâkim-savcı sayımız 25 bine; mahkeme sayımız 3 bin 700'den 10 bin 350'ye yükseldi. İnşa ettiğimiz 286 yeni adalet sarayıyla merdiven altında adalet dağıtılan eski Türkiye manzaralarına son verdik.

"ASRIN FELAKETİNİN İZLERİNİ SÜRATLE SİLİYORUZ"
Ulaşım, Türkiye'ye gerçek manada çağ atlattığımız bir alandır. Bölünmüş yol uzunluğumuzu 6 bin 100 kilometreden 29 bin 400 kilometreye; 1.714 kilometre olan otoyol ağımızı 3 bin 726 kilometrenin üzerine taşıdık. Asrın projesi Marmaray'ı; Orhangazi, Yavuz Selim, 1915 Çanakkale, Nissibi Köprülerini; Avrasya, Zigana, Ovit, Eğribel, Bolu Tünellerini ve pek çok devasa ulaştırma projesini milletimizin istifade sunduk. 26 olan havalimanı sayımız, cumartesi günü açılışını yaptığımız Çukurova Uluslararası Havalimanı'yla birlikte 58 oldu. Yüksek hızlı tren hattı olmayan ülkemizi, 2 bin 32 kilometre uzunluğunda hızlı tren hattına kavuşturduk. Yine bu dönemde ülkemizdeki motorlu kara taşıtı sayısı 8,5 milyondan, bugün itibarıyla 30 milyona yaklaştı. 2000'li yılların başında 13 milyon civarında binamız varken, son 23 yılda bunu ikiye katlayarak 26 milyona ulaştık. TOKİ vasıtasıyla 1 milyon 402 bin depreme dayanıklı konut ürettik. Toplam 21 milyon 160 bin metrekare büyüklüğünde 189 millet bahçesini milletimizin kullanımına açtık. 6 Şubat asrın felaketinin izlerini süratle siliyoruz; deprem bölgemizde yıl sonuna kadar 200 bin konutu tamamlamayı hedefliyoruz.

"ÇİFTÇİMİZİN YANINDA OLDUĞUMUZU GÖSTERDİK"
Muhalefetin en fazla istismar ettiği tarımda ciddi bir ivme yakaladık. Tarımsal gayri safi hasılamız 37 milyar liradan 1 trilyon 625 liraya çıktı. Tarla, sebze, meyve üretimimizin toplamı 98 milyon tondan, 137 milyon tona ulaştı. Küçükbaş ve büyükbaş hayvan varlığımız 251 milyondu, bugün yaklaşık 375 milyon. Baraj sayımızı 276'tan aldık, dünyanın 5'inci yüksek barajı Yusufeli'nin de aralarında olduğu yeni 742 baraj inşa ederek, toplam 1.018'e ulaştırdık. Yine bu dönemde güncel rakamla 1 trilyon 364 milyar lira tarımsal destek sağlayarak, çiftçimizin yanında olduğumuzu gösterdik.

"ÜLKEMİZİN EN BÜYÜK DOĞALGAZ REZERVİ KEŞFİNİ YAPTIK"
Enerjideki atılımlarımızı zaten 85 milyonun tamamı çok yakından takip ve takdir ediyor. Yalnızca 5 ilimizde kullanılan doğalgazı, 81 ilimizdeki 703 yerleşim yerimize yaygınlaştırdık. Ülkemizin kurulu gücünü 31 bin 846 megavattan aldık, bugün yüzde 56'sı yenilenebilir enerji kaynaklarından olmak üzere 107 bin 600 megavata yükselttik. Karadeniz'de 710 milyar metreküplük ülkemizin en büyük doğalgaz rezervi keşfini yaptık. Gabar'da günlük 100 bin varil petrol üretim kapasitesiyle yine tarihi bir keşfe imza attık.

"TÜRKİYE'NİN OTOMOBİLİ TOGG ARTIK YOLLARIMIZDA"
Dışişlerinde temsilcilik sayımızı 163'den 261'e çıkararak, dünyanın diplomatik ağı en geniş 3'üncü ülkesi olduk. Ticarette 36 milyar dolar olan ihracatımız 261,5 milyar dolara yükseldi. Turizmde ülkemizi ziyaret eden kişi sayısını 15 milyondan yaklaşık 57 milyona; turizm gelirimizi de 55,9 milyar dolara çıkardık. Sanayi ve teknolojide 191 olan organize sanayi bölgemiz 361'e; sıfır olan endüstri bölgemiz 43'e; yine sıfır olan AR-GE merkezimiz 1.306'ya ulaştı. 60 yıllık hayalimiz olan Türkiye'nin Otomobili TOGG artık yollarımızda.

"SAVUNMADA SEÇKİN ÜLKELER LİGİNE YÜKSELDİK"
Savunma sanayiinde tarihimizin en büyük yerlileşme hamlesini başardık. Piyade tüfeğinde dahi başkalarına bağımlı olan bir ülkeyi; kendi tankını, gemisini, topunu, füzesini, roketini, uçağını, helikopterini, İnsansız Hava Araçlarını üretebilen seçkin ülkeler ligine yükselttik. Ordumuzu, polisimizi, jandarmamızı en iyi silahlarla donattık; terörle mücadelede ve yurt savunmasında güvenlik kuvvetlerimize ihtiyaçları olan her türlü teçhizatı, donanımı, desteği sağladık.

"TÜRKİYE EKONOMİSİNİ YILLIK ORTALAMA YÜZDE 5,4 ORANINDA BÜYÜTTÜK"
Ekonomide; gayri safi yurtiçi hasılamız reel olarak yüzde 201; dolar bazında ise yüzde 370 büyüme kaydetti. Kişi başına düşen milli gelirimiz 3 bin 608 dolar düzeyindeyken, 2023 yılında 13 bin 110 dolar seviyesine ulaştı. Türkiye ekonomisini yıllık ortalama yüzde 5,4 oranında büyüttük. Bizden önceki 30 yılda 15 milyar dolar uluslararası yatırım çekebilen Türkiye; bizim dönemimizde 266 milyar dolarlık yatırım çekti. Merkez Bankası rezervimizi 27 milyar dolardan aldık, 150 milyar dolar sınırına getirdik. IMF'ye olan 23,5 milyar dolarlık borcu ödeyerek, ülkemize gerçek manada ekonomik bağımsızlığını kazandırdık.

Çalışma hayatında 12 milyon olan aktif sigortalı sayımız, 25 milyon 212 bine çıktı. İstihdam sayımızı 32,6 milyon kişiye yükselttik. İŞKUR aracılığıyla toplam 14 milyon 230 bin 548 kişiyi işe yerleştirdik. Her ücret grubunda enflasyonun üzerinde artışlar gerçekleştirdik. Sosyal politikalarda, çok çeşitli programlarla ihtiyaç sahibi kardeşlerimizin yanlarında olduk. Sosyal demokrat geçinenler sosyal devlet ilkesinin sadece lafını ederken, biz "kimsesizlerin kimsesi" olarak bunu gerçeğe dönüştürdük. Sadece birer-ikişer cümleyle saydığımız bu rakamların hepsi rekordur. Burada kısaca ifade ettiğimiz her bir rakamın detayında çok daha büyük başarılar saklıdır.

"SESSİZ BİR DEVRİME İMZA ATTIK"
Türkiye'nin AK Partili yılları, tartışmasız her alanda Cumhuriyet tarihinin en parlak dönemi olarak kayıtlara geçmiştir. Burada şunu da ifade etmek isterim: Bizim anlayışımızda ekonomik kalkınma demokrasiden bağımsız değildir. "Muhafazakâr-demokrat" kimliğimizin bir gereği olarak ekonomimizi büyütürken, demokrasimizin standartlarını yükseltmekten geri durmadık. Bunun için son 23 yılda sadece yol, köprü, havalimanı, baraj yapmadık. Tüm bunlarla birlikte Türkiye'de sivil siyasetin alanını da genişlettik. Hak ve özgürlükler sahasında ülkemizde sessiz bir devrime imza attık. Türkiye'yi yasakların, baskıların, korkuların ve vesayetin kol gezdiği bir ülke olmaktan çıkartıp demokraside hak ettiği seviyelere ulaştırdık.

Milli iradenin üzerinde, kerameti kendinden menkul ne kadar vesayet odağı varsa, hepsine karşı tavizsiz bir mücadele yürüttük. Demokrasi dışı yollardan istikbal, ikbal ve gelecek devşirmek isteyenleri, her defasında milli iradenin gücüyle bertaraf ettik. Uzun yıllar sonra milletle devleti, cumhurla cumhuriyeti, cumhuriyetle demokrasiyi kucaklaştıran biz olduk. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle ilk defa sandık yoluyla, halkın iradesiyle ülkemizde yönetim sistemi değişikliğine gittik.