Yeni yıl yaklaşırken vatandaşlar, enflasyon rakamlarını ve buna bağlı olarak yapılacak zamları bekliyor. Artık 2025 yılına sayılı günler kaldı. Gözler yeni asgari ücrete ve emekli ile memurlara yapılacak zamma çevrildi. 2025 yılı için tespit edilecek asgari ücret, işçi ve ailesinin günün ekonomik ve sosyal şartlarına göre insanca yaşamasını mümkün kılacak. Masada ise birçok hesaplama var. Ekonomist Muhammet Bayram, hazırladığı tablo ile en kuvvetli asgari ücret zam senaryosunu açıkladı.
ASGARİ ÜCRET ZAMMINDA SON HESAP
Asgari ücret 2025 zammı milyonlarca çalışanın yakın takibinde. Belirlenen rakam, 1 Ocak 2025 itibarıyla yürürlüğe girecek ve çalışanların maaşlarına yansıyacak.
Ekonomist Muhammet Bayram asgari ücret hakkında son hesaplamasını paylaşarak şu açıklamalarda bulundu;
"Sayın Mehmet Şimşek, sıkı para politikasının devamını uyguluyor ve bununla beraber de memurlar, emekliler, asgari ücretliler ve özel
sektör çalışanları maaşına yapılacak zammı merak ediyor. Burada Sayın Şimşek'in söylemiş olduğu gibi reel sektörün
zorlanmayacağı, çalışanların enflasyona ezilmeyeceği öyle bir fiyat belirlenmeli ki hem devletimiz zora düşmesin hem de reel
sektördeki firmalar zora düşmesin.
KASIM VE ARALIK ENFLASYONU BELİRLEYİCİ OLACAK
Artık kısa bir süre kaldı. Ama bir diğer taraftan kasım ayı açıklanacak enflasyon rakamları da çok çok önemli. Önümüzdeki günlerde açıklanması bekleniyor. Merkez Bankası enflasyon tahminlerinde bir değişiklik yaptı. Beklentiler yukarı yönlü revize edildi. Bu politika değişimi değil. Bu güncel şartlarda Merkez Bankası tahminleri değişebilir. Orta vadeli programda da bizim beklentimiz yüzde 41,5. Merkez Bankasının beklentisi yüzde 44' civarında. O yüzden kasım ayı enflasyonunu yüzde 2'ler civarında, aralık ayı enflasyonunu da yüzde 1,5 civarında bekliyoruz ki yıl sonundaki yüzde 44'lük hedefi tutturabilelim.
ÜFE 2021 Mart'tan itibaren en düşük seviyesinde. Hane halkının 12 aylık sonraki enflasyon beklentisi yüzde 27'ler civarında.
Yine reel sektörün beklentisi de artık Merkez Bankası ve Orta vadeli programa göre uyuşmak zorunda. O yüzden yıl sonu
hedefin tutulacağını düşünüyoruz. Eğer kasım ve aralık ayları da beklenen gibi gelirse o düşüş ivmesi hızlanacaktır. Faizler de ocak ve şubat itibariyle düşürülür.
GEÇEN YIL 12 PUANLIK REFAH PAYI VERİLDİ
Devlet yetkilileri komisyonu işaret ediyor. Aralık ayında bu komisyon toplanacak ancak burada Sayın Cumhurbaşkanının vermiş olduğu
bir söz var. "Vatandaşı enflasyona karşı ezdirmedik, bundan sonra da ezdirmeyeceğiz" demişti. Şimdi burada enflasyon farkı ne kadarsa
o kadarlık bir artışı konuşabiliriz ancak biz 2023 yılı sonunda 2024 yılındaki asgari ücreti belirlerken 12 puanlık bir refah payı artışı oldu.
Bu 12 puanlık refah payı artışı aslında 2024'ün rahat göğüslenmesi adına getirilen bir bir tutardı. O yüzden biz yüzde 12'lik refah Payı
artışını burada dikkate almamız lazım.
- Yıl sonu hedefimiz yüzde 44.
- Orta vadeli programda yüzde 41,5
REFAH PAYI BİR AVANSTI
Geçen sene verilen yüzde 12 refah payını bir avans mahiyetinde verilen önden bir tutar olarak dikkate alabiliriz. Eğer böyle dikkate alırsak yüzde 12 puanlık bir avans refah payı verilmişti. Yüzde 44'e ulaşmamız için aradaki fark yüzde 32 - yüzde 33'ler civarında.
Yani benim tahminim yıl sonu itibarıyla en az yüzde 32 civarında bir artış olacağı yönünde ancak nihai kararı yine devletimizin de masada olduğu işçi ve işveren tarafları ile sendika temsilcileri verecek.
YENİ ASGARİ ÜCRET KAÇ OLACAK?
- Yüzde 25'lik oransal artışı reel sektör istiyor ancak ben bunun mümkün olduğunu düşünmüyorum. Bu artış çok düşük. Ama eğer olursa asgari ücret 17 bin 2 liradan 21 bin 252 liraya çıkar.
- Yüzde 30 - 35'lik tutarlar burada en güçlü senaryo olarak karşımıza çıkıyor. Yüzde 30 zam gelirse 22.102 lira olur. Yüzde 35 gelirse 22.953 liraya çıkar.
- Yüzde 40 zam gelirse asgari ücret 23 bin 802 lira olur.
DEVLET 853 MİLYAR LİRALIK FEDAKARLIK YAPTI
Burada bir diğer ayrıntı da şu. Devletimiz asgari ücret üzerindeki vergileri kaldırdı ve bu büyük bir reform oldu. Artık asgari ücret üzerinden vergi alınmıyor. Devlet burada elini taşın altına koydu ve vergilerden vazgeçti. Şimdi sadece bu bile devletin 853 milyar liralık vergilerinden vazgeçmesi demek. Burada eğer bir fedakarlık yapılacaksa reel sektör ve işçi sendikalarının yapması lazım. İşveren de burada aslında elin taşın altına koydu bir kısımda ve yine onlar da şu anda zaten asgari ücretle çalıştıramıyorlar. Burada biraz daha işçi sendikalarına daha fazla görev düşüyor. Sendikalar toplantı masasında alım gücünü artırmak noktasında başka önerilerde bulunabilirler.