Erdoğan'ın açıklamalarından satır başlıkları:
Vahdet ve uhulet ruhunun zirve yaptığı sivil toplum camiasında atan vicdanlı yüreklerin birbirine ısındığı bu organizasyonu tertipleyen kuruluşlara teşekkür ediyorum.
İslam dünyası STK Birliği'nin eğitim, gençlik, insani yardım gibi alanlarda yürüttüğü çalışmaları takdirle takip ediyoruz. Birliğimizin İslam coğrafyasının dört bir yanındaki 354 üye kuruluşuyla birlikte 20 yıldır süren faaliyetlerin çıtası her geçen yıl yukarı çıktığını görüyorum. Samimi, gayretli ve bereketli hizmetleriyle tüm dünyaya örnek olma yolunda emin adımlarla ilerleyen yöneticileri tebrik ediyorum...
Masumlar Katlediliyor
İnsanlığın neredeyse tüm hücreleriyle kaybettiği bir dönemden geçiyoruz. Yanı başımızdaki Filistin'de 14 aydır masumlar acımasızca katlediliyor. Uluslararası medya Filistin'de işlenen insanlık suçlarını görmezden geliyor. İsrail lehine bir karartma uygulanıyor. Bu alçak katliamları durdurmaya çalışmak yerine İsrail'e verdikleri destekle adeta soykırımı körüklüyor.
Yapmadıklarımızdan da sorumluyuz
Mevla Filistin'de, Lübnan'da, zulme ve zalime göğüs geren kardeşlerimizin yardımcısı olsun. Filistin'in cesur evlatlarını, burada tekrar saygıyla selamlıyorum. 1967 sınırları temelinde, bağımsız, başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletini görmeyi Rabbim bizlere nasip eylesin diyorum. Bizler Müslümanlar olarak, yaptıklarımız kadar yapmadıklarımızdan da sorumluyuz. Böyle bir ortamda yek vücut hareket etmemiz gerekiyor. Vahdet olmadan rahmet olmaz. Filistinli ve Lübnanlı kardeşlerimize ancak bu şekilde yardımcı olabiliriz.
Uluslararası örgütler ve uluslararası medya, Filistin'de, Lübnan'da ve daha pek çok bölgede işlenen insanlık suçlarını görmezden geliyor. Uluslararası sistemin imtiyazlı aktörleri çıkarları uğruna İslam coğrafyası başta olmak üzere farklı bölgeleri istikrarsızlık girdabına sürüklüyor.
Demokrasi ve insan hakları nutukları çeken ülkeler, katliamları ve soykırımı durdurmaya çalışmak yerine İsrail'e verdikleri destekle zulmü körüklüyorlar. Filistin'de şehit olanların ve yaralananların kanı sadece katillerinin değil, onlara engel olmayanların da üzerlerine sıçramıştır.
Kudüs'ün mahremiyetine uygun şekilde uluslararası bir güvenlik şemsiyesi altına alınması yolundaki çabalarımızı sürdüreceğimizi belirtmek istiyorum. İslam alemi olarak, fikir ayrılıklarını bir kenara bırakıp ortak bir tavır almamız, yek vücut hareket etmemiz gerekiyor.
Aile mefhumumuz, toplumsal yapımız, örfümüz, değerlerimiz ve kutsallarımız, küresel düzeyde bilinçli ve çok yönlü bir saldırı altındadır. Çocuklarımıza ve gençlerimize daha güvenli, vicdanlı, adil bir dünyayı miras bırakmak istiyorsak hep birlikte elimizi taşın altına koymalıyız.
Ülkemizin insani siyasetini hazmedemeyenler, aleyhimizde kara propaganda yapsa da Türkiye'nin insanı yaşatma odaklı politikasını engelleyemeyecekler. UCM'nin, İsrail Başbakanı Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Gallant hakkında çıkardığı tutuklama kararını desteklediğimizi ifade etmek istiyorum. Alınan cesur kararın sözleşmeye taraf tüm ülkelerce uygulanmasını insanlığın uluslararası sisteme güvenini tazeleme adına önemli buluyoruz. Şahsımız aleyhinde yürütülen onca kampanyaya, siyonist lobiden ve İsrail destekçilerinden gelen onca baskıya rağmen, duruşumuzu asla bozmadık.