Suriye'de yaşanan tarihi devrim ve sonrasında yaşananlar, uluslararası çapta büyük ses getirirken, batı medyasında Türkiye, bölgede yürüttüğü strateji ile "kazanan" olarak konumlandırıldı. Beşar Esad'ın devrilmesi ve 61 yıllık Baas rejiminin sona ermesi sonrası Suriye'deki yeni güç dengelerini bir analiz yazısıyla kaleme alan Bloomberg, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başarılı politikasına dikkat çekti.
"ERDOĞAN'IN SİYASİ DURUŞU GÜÇLENDİ"
"Esad'ın düşüşü Türkiye için büyük bir zafer" başlıklı yazıda, Suriye'deki ani iktidar değişikliğinin en büyük kazananlardan biri olarak Erdoğan'ın öne çıktığı belirtilirken, "Erdoğan'ın güney komşusu üzerindeki etkisi , bir zamanlar dostu olan Beşar Esad'ın devrilmesiyle dramatik bir şekilde arttı ve hem yurt içinde hem de yurt dışında siyasi duruşu güçlendi. Erdoğan, Türkiye'nin yardımıyla Esad'ı devirmeyi başaran binlerce Suriyeli isyancı ve 2011'de Suriye savaşı patlak verdiğinde Türkiye'de güvenli sığınak verilen milyonlarca mülteci tarafından bir kahraman olarak görülüyor" yorumuna yer verildi.
BAŞARILARI SIRALANDI: LİBYA, GAZZE VE TAHIL ANLAŞMASI...
NATO üyesi ve uzun süredir ABD'nin müttefiki olan ve son yıllarda giderek daha bağımsız bir dış politika izleyen Erdoğan yönetimindeki Türkiye'nin, nüfuzunu genişletmek için değişen dünya düzeninden yararlanma becerisini kanıtladığı belirtildi. Libya'daki durumun değişmesine yardımcı olan Erdoğan'ın, Karadeniz'e tahıl ihracatına izin verecek bir anlaşma üzerinde çalışarak Rusya ile Ukrayna arasında barışı sağlamak için çabalayanlar arasında yer aldığı belirtilirken, İsrail'e karşı çıkan ve Filistin davasını savunan az sayıdaki sesten biri olduğu dile vurgulandı.
"TRUMP İÇİN GÖZ ARDI EDİLEMEZ BİR ARABULUCU"
Bloomberg'in Yunan basınından Skai'nin de yer verdiği analizinde, Suriye'deki karmaşık çatışmaların ardından, yeni ABD Başkanı Donald Trump karşısında Erdoğan'ın göz ardı edilmesi zor güçlü bir arabulucu haline geldiği belirtildi.
"ANKARA, SURİYE'Yİ YENİDEN İNŞA ETMELİ"
Erdoğan'ın Türk etkisi altında, cihatçılardan ve Kürt gruplardan arınmış bir bölge oluşturma vizyonunun başarıya ulaştığı belirtilen yazıda, Türkiye'nin stratejisi için "Osmanlı İmparatorluğu'ndan bu yana en büyük dış müdahale. Erdoğan'ın Osmanlı vizyonu gerçeğe daha da yaklaşıyor. Bunu başarmak için Ankara'nın, dünyanın en büyük mülteci nüfusu olan 3 milyon Suriyeliyi geri gönderme umuduyla, başta kuzeydeki en büyük şehir olan Halep olmak üzere Suriye'nin bazı kısımlarını istikrara kavuşturması ve yeniden inşa etmesi gerekiyor" ifadelerine yer verildi.
"TÜRK MÜTEAAHİDLER İÇİN BİR NİMET"
Bu durumun da Türkiye için mali bir avantaj sağlayabileceği belirtilerek "Planın başarılı olması halinde bu durum Türk müteahhitler için bir nimet olabilir: Türk çimento şirketlerinin hisseleri, yeniden inşa çabalarında önemli bir rol oynayacakları beklentisiyle Pazartesi günü yükselişe geçti" denildi.