Marmara Denizi'nde müsilaj kabusu yeniden hortladı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Marmara Denizi'ne kıyısı olan 7 kente yapılan uyarının ardından çevre afeti kayıt altına alındı. İstanbul'un Büyükçekmece ilçesinde denizin dibini saran müsilaj, bir vatandaşın sualtı kamerasına yansıdı. Ortaya çıkan görüntüler, önceki yıllarda Marmara Denizi'nin birçok noktasında oluşan üzücü manzaraları akıllara getirdi.
MARMARA'DAKİ MÜSİLAJ KAMERADA
Büyükçekmece'de ikamet eden Cafer Cantürk isimli bir vatandaş, yılbaşı sabahı hobi amaçlı Kumburgaz'da denize girdi. Suyun bir buçuk metre derinine dalan Cantürk, deniz salyası olarak da bilinen müsilaj manzarasıyla karşılaştı. Cantürk, yer yer yoğunlaşan müsilaj görüntülerini sualtı kamerasıyla kayda aldı.
"YÜKSEK MİKTARDA MÜSİLAJ VAR"
1 Ocak sabahı Kemerburgaz'a avlanmak için gelen Cafer Cantürk, denize ilk girdiğinde yerde bir tabaka fark ettiğini ama bunu ilk önce yosun tabakası sandığını söyledi. Dibe doğru ilerledikçe olayın çok farklı boyutlarda olduğunu düşünmeye başladığını belirten Cantürk şöyle devam etti:
"Çok iç açıcı bir manzara ile karşılaşmadım açıkçası. Yüksek miktarda müsilaj olduğunu fark ettim. Bu manzara ile daha önce karşılaşmamıştım. Bu mevsimlerde de bu kadar çok müsilaj olmadığını da söylemişlerdi daha önce dalanlar."
"ÇOK ÜZÜLDÜM GERÇEKTEN"
Müsilaj dışında derinlerde çok fazla kirlilik olmadığını ama müsilajın da kirliliğe bağlı olarak ortaya çıkan bir durum olduğunu kaydeden Cafer Cantürk, "Atık suların denizden derine verilmesi vesaire söz konusuyla ortaya çıkıyor. Bunları uzmanlar zaten yıllardır dile getiriyor. Çok üzüldüm gerçekten. Yüzeyde herhangi bir şey yok ama bu daha önceki senelerde karşılaştığımız manzaraya benziyor. Bu denizin dibinde oluşuyor zaten. Denizin dibinde öldükten sonra yüzeye çıkan ölüsünü görüyoruz deniz yüzeyinde" dedi.
BAKANLIK ALARMA GEÇTİ
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Marmara Denizi'ne kıyısı olan İstanbul dahil toplam 7 şehre müsilaj uyarısında bulunmuş, söz konusu çevre afetinin tekrarlanmaması için ileri arıtma tesislerinin bir an önce devreye alınması gerekliliği vurgulanmıştı.