GÜNDEM

Hakan Fidan'dan dikkat çeken açıklamalar!

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Cibuti'de düzenlenen 3. Türkiye-Afrika Bakanlar Gözden Geçirme Toplantısı'na katıldı. Açılışta konuşma yapan Bakan Fidan dikkat çeken ifadeler kullandı.

Abone Ol

Bakan Fidan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"Bugün benim için hepinize hoş geldiniz demek benim için büyük memnuniyet. Bu konferansı düzenledikleri ve misafirperverlikleri için teşekkür ediyorum. En başta sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın en içten selamlarını iletmek isterim. Genç ve dinamik nüfusu, kaynakları ve giderek büyüyen pazarıyla Afrika'nın kendisini 21. yüzyılda daha büyük bir rol almaya hazırladığını görüyoruz. Ancak Afrika aynı zamanda terörizm, eşitsizlik, iklim değişikliği, az gelişmişlik ve düzensiz göç gibi sınamalarla da karşı karşıya kalıyor. Bunlar küresel sınamalar ama yıllar boyunca Afrika'nın elde ettiği başarılardan daha büyük değil.

Türkiye 2000'lerin başında Afrika ülkeleriyle yakın ortaklık başlattı. Türkiye 2008'den bu yana Afrika Birliği'nin stratejik ortağı oldu. Biz tüm Afrika ülkeleriyle ilişkilerimizi yapılandırılmış, sistematik yaklaşım çerçevesinde geliştirdik. Aynı zamanda çok taraflı ilişkilerimizi de güçlendirdik.

Afrika'nın istikrarına en üst düzeyde önem veriyoruz ve Afrika'nın güvenlik endişelerini çok ciddi olarak değerlendiriyoruz. Maalesef kardeş ülke Sudan'da çatışmalar ikinci yılına yaklaşıyor ve çatışmalar ülke için yıkıcı etkilere sahip olarak devam ediyor. Sudan'ın uluslararası toplumun dikkatinden kaçmasına izin vermemeliyiz ve hemen ateşkes ve kalıcı bir çözümün elde edilmesi için birlikte hareket etmeliyiz. Türkiye her zaman teröre karşı mücadeleyi desteklemekte. Türkiye kıtada siyasi, ekonomik, sosyal, güvenlik ve insani imkanlarıyla birlikte yatırımlarına devam ediyor. Türkiye ticaretimizin artırılması ve kıtayla ekonomik ortaklıkların artırılması için kapsamlı bir yaklaşım benimsemekte. Her gün Afrika ile ticaretimizi artırıyoruz. Ticaret hacmimiz 2023 sonu itibarıyla 35 milyar doları aştı. Afrika'daki doğrudan yatırımlarımızın tutarı 7 milyar doların üzerinde. Afrika ile ortaklığımızın omurgası olarak halklar arasındaki ilişkilerin geliştirilmesine özel önem veriyoruz. Cumhurbaşkanımız Erdoğan Afrika'ya yapılan ziyaret sıklığı açısından yabancı liderlerin en üst sırasında yer almaktadır. 31 Afrika ülkesine 50'den fazla ziyaret gerçekleştirdi. 

Bizim Afrika ülkelerine yaklaşımımız Afrika Birliği'nin kurucu ilkelerine karşılık gelmektedir. Amacımız Afrika Birliği ile çalışmalarımızı genişletmek ve derinleştirmek. İlgili tüm kuruluşlarımızla yakın iş birliğinde çalışıyoruz. Afrika Birliği'nin G-20'nin daimi üyesi olmasını her zaman istedik. Türkiye Afrika'nın uluslararası sistemde hak ettiği konumu elde etmesini ve sesini duyurmasını güçlü bir şekilde destekliyor. Maalesef uluslararası sistem şu anda mevcut eşitsizlik ve adaletsizliğe etkili şekilde cevap veremiyor, çatışmaları ve savaşları engelleyemiyor. Bu da çok ciddi bir meşruiyet sorusunu ve güvensizliği ortaya koyuyor. Artık dünyanın büyük bir parçası için barış, istikrar ve adaleti sağlayamıyor.

Uluslararası sistem Orta Doğu'daki insani felaketi durduramadı. İsrail halen Filistin halkına karşı soykırıma devam ediyor. Bu sınırı olmayan saldırı daha geniş anlamda bölgesel istikrarı ve uluslararası düzeni de tehdit ediyor. İsrail'e karşı zorlayıcı tedbirlerin uygulanması gerekir. Birleşmiş Milletler'de İsrail'e karşı silah ambargosu çağrısında bulunan bir girişim başlattık.

Afrika'nın Filistin davasını destekleme ve İsrail'in durdurulmasında çok önemli bir rol oynayacağına inanıyoruz. Filistin'in yanında duran Afrika ülkelerini takdirle karşılıyoruz. Afrika'nın Filistin için gösterilen çabalara katılacağına güveniyoruz. Hepimizin Filistin halkının temel haklarını temin edecek iki devletli bir çözüm için daha da çalışmak için ahlaki bir sorumluluğumuz var. Güney Afrika'nın Uluslararası Adalet Divanı'na İsrail soykırımına karşı başvuruda bulunmuş olması bu anlamda Afrika'dan gelen güçlü bir mesajdır. Hepimiz bu krizin derin etkilerini hissediyoruz. Bizim BM'yi yüzyılımızın karmaşık sınamalara karşı daha uygun ve bunları karşılayabilecek hale getirmemiz gerekiyor. Güvenlik Konseyi reformu bu anlamda kritik bir öneme sahip. Afrika'nın Güvenlik Konseyi'nde daha güçlü bir şekilde temsil edilme isteğine saygı duyuyoruz. BM ve Afrika Birliği arasında iş birliğini güçlendirme çabalarının bulunması önemli."