Türkiye son yıllarda yaşanan depremlerden dolayı binlerce insanını kaybetti. Özellikle 6 Şubat depremlerinde 11 il yıkıma uğramış; 53 bin kişi hayatını kaybetmiş ve 107 bin vatandaşımız da yaralanmıştı. Türkiye'nin deprem ülkesi olduğu gerçeği o gün bir kez daha kendisini göstermişti. Yaşanan depremler sırasında hava durumunun oldukça soğuk olması ve deprem sonrasında yaşanan diğer hava olayları sebebiyle; Hava durumlarından deprem anlaşılır mı? ve ya Hava durumu depremi tetikler mi? gibi sorular gündeme gelmişti. Sık sık gündeme gelen ve tartışma konusu olan bu sorulara bizzat AFAD'dan cevap geldi.
AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürlüğü, Deprem Dairesi Başkanlığı tarafından yayın hayatına kazandırılan Türk Deprem Araştırma Dergisi, depremler ile meteorolojik verilerin arasında bir ilişki olup olmadığı yönündeki araştırmanın sonuçları detaylıca yanıtladı.
Çıkan sonuca göre; 'Depremlerle meteorolojik verilerin arasında herhangi bir ilişkinin olmadığı görülmüştür' denildi. İşte detaylar:
"HAVA DURUMU DEPREMİN HABERCİSİ OLAMAZ!"
Depremler ile meteorolojik veriler arasında bir ilişkinin bulunup bulunmadığı araştırmak için Ege Denizi özelinde büyüklüğü 4.0≤Mw≤7.0 depremler ile günlük ortalama sıcaklık, ortalama rüzgâr hızı, toplam yağış miktarı ve deniz suyu sıcaklığı değerleri karşılaştırılmıştır. Hava sıcaklığında ve deniz suyundaki değişimlerin depremin habercisi olduğu yönündeki haberler sosyal medyada ve ulusal basında sıklıkla görülse de depremlerin öncesini ve sonrasını kapsayan veriler ile yapılan incelemeler bu tür ilişkilendirmenin sadece rastlantılar ile açıklanabileceğini göstermektedir.
Ege denizi özelinde büyüklüğü 4.0≤Mw≤7.0aralığındaki depremlerle meteorolojik verilerin arasında herhangi bir ilişkinin olmadığı görülmüştür.
"YAĞIŞ VE RÜZGAR DEPREM İLE BAĞIMSIZDIR!"
Ege Denizi meteoroloji istasyonlarından elde edilen veriler arasında, depremleri önceden kestirebilecek parametre olarak deniz suyu sıcaklığı değişimi öne çıksa da deniz suyunda gözlemlenen ani sıcaklık düşüşünün farklı modeller ile açıklanabileceği öngörülmüştür.
Verilerin işlenmesi ve grafiklerin oluşturulması sonucunda orta büyüklükteki (Mw≤7.0) depremler ile istasyon verileri arasında ilişki kurulmaya çalışılmış ancak hava ve deniz suyu sıcaklığındaki değişikler ile yağış miktarı veya rüzgâr hızının deprem ile herhangi bir bağı bulunamamıştır. Yaptığımız incelemeler sonucunda deniz suyu, hava sıcaklığı, yağış veya rüzgâr hızı ile depremsellik arasında bir bağlantının olmadığını söylemek yerinde olacaktır.