Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar: Yaşadığımız mesele millidir, ulusaldır, hassastır. Mesele millet meselesidir!
İstanbul Topkapı Üniversitesi hem Türk hem de dünya siyaseti açısından çok önemli bir etkinliğe imza attı. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve eşi Sibel Tatar’ın katıldığı,  “Kıbrıs Türklüğünün Damgası: Kıbrıs Barış Harekâtı” başlıklı etkinliğe, İstanbul Topkapı Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Nihat Kırmızı ve Rektör Prof. Dr. Emre Alkin’in yanı sıra İstanbul Vali Yardımcısı Hasan Hüseyin Can, Zeytinburnu Kaymakamı Adem Uslu, Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy, Müstafi Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı, Türk Kadın Akademisyenler Birliği Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Temsilcisi Doç. Dr. Süheyla Üçışık Erbilen, Kadın Akademisyenler Derneği ve Umay Ana Türk Dünyası Kadınlar Birliği Başkanı Prof. Dr. Mualla Uydu Yücel ve akademisyen-yazar Dr. Ayşe Kazdal ile çok sayıda akademisyen ve basın mensubu katılım sağladı.

Trump piyasaları hareketlendirdi! Kazanması halinde faiz oranlarının artacağı iddia ediliyor Trump piyasaları hareketlendirdi! Kazanması halinde faiz oranlarının artacağı iddia ediliyor

Fahri Doktora Unvanı Takdim Edildi

İstanbul Topkapı Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Nihat Kırmızı ve Rektörü Prof. Dr. Emre Alkin, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a “Kıbrıs Türk toplumuna katkı sağlayan liderlik vasfı, uluslararası diplomasi alanındaki üstün hizmetleri, Türkiye Cumhuriyeti ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasındaki güçlü ilişkilerin inşasına katkıları” nedeniyle Fahri Doktora Unvanı takdim etti. 

Prof. Dr. Emre Alkin: ‘Geçmişi Unutturmak İsteyenler Var’

İstanbul Topkapı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emre Alkin, Türkiye ve KKTC arasındaki güçlü bağların altını çizdi. Alkin, "Sayın Cumhurbaşkanım, Yüce Atatürk'ün dediği gibi 'az zamanda çok işler başardınız.' Bu nedenle iki ülke arasındaki bağları güçlendirdiğiniz için size çok teşekkür ediyorum" dedi.

Alkin, insanların hafızasının zayıf olduğunu belirterek, "Geçen 50 yılda neler yaşandığını kimse hatırlamıyor. Bugünün koşullarıyla o günün mücadelesini yargılamaya çalışanlar var. Kurtuluş Savaşı destanını unutturmak isteyenler olduğu gibi, KKTC'nin nasıl kurulduğunu unutturmak isteyenler de var" ifadelerini kullandı.

"Sayın Cumhurbaşkanım, nasıl ki Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün mirasına sahip çıkıyorsak, Kıbrıs davasına ve Kıbrıslı kardeşlerimizin özgürlüğüne sahip çıktığımızı da gururla belirtmek isterim" diyen Alkin, Türkiye ve KKTC'nin ortak değerlerine vurgu yaptı.

Huzur ve istikrar Türkiye'yle sürer - 2. Resim

Son olarak, Prof. Dr. Alkin, İstanbul Topkapı Üniversitesi'nin yayınlarından çıkacak olan ve KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın Kıbrıslı Türklerin milli mücadelesini ayrıntılarıyla kaleme aldığı yeni kitabının müjdesini verdi; "Değerli hocalarım, kıymetli Mütevelli Heyet Başkanım, pek yakında üniversitemizin yayınlarından Sayın Cumhurbaşkanımızın yeni kitabıyla dünya buluşacak. Bu müjdeyi de buradan vermek isterim." 

İstanbul Vali Yardımcısı Hasan Hüseyin Can: “KKTC’nin Tarihini Bilmek Büyük Önem Taşıyor” İstanbul Vali Yardımcısı Hasan Hüseyin Can, Kıbrıs adasının tarihine dair önemli açıklamalarda bulundu. Can, "1571 yılında Türk hakimiyetine giren Kıbrıs, 307 yıl boyunca Osmanlı İmparatorluğu yönetiminde kaldıktan sonra İngilizlere devredildi. 1914’te Osmanlı Devleti'nin zor durumundan faydalanan İngilizler, adayı ilhak etti ve bu durum 1923'te resmen tanındı" dedi. 1960 yılında Kıbrıs, İngiliz hegemonyasından kurtularak Türkiye, Yunanistan ve İngiltere'nin garantörlüğünde bağımsız bir devlet olarak kuruldu. Can, “Rumlar bu durumu kabullenmeyerek Enosis amacını güden EOKA adlı terör örgütünü kurarak 1930'lu yıllardan itibaren şiddet olaylarına başladılar. 1963'teki Kanlı Noel, bu olayların en kritik aşamalarından biri olarak öne çıktı; Türk nüfus yerinden edildi, birçok çocuk katledildi” dedi.

Kıbrıs Barış Harekatı’nı hatırlatan Hasan Hüseyin Can, “1974 yılında, Kıbrıs'ta bir darbe girişimi gerçekleşti; bu girişim, Kıbrıs’ı tamamen Yunanistan’a bağlamayı amaçlayan Enosis’i gerçekleştirme çabasıydı. Türkiye, bu duruma daha fazla kayıtsız kalamayarak, Kıbrıs Barış Harekatı'nı başlattı. Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit, ‘Biz Ada’ya çıkıyoruz; hem Türklere hem Rumlara barış getireceğiz’ diyerek harekatı başlattı. Bu harekatın ardından, 50 yıllık barış süreci Türkiye'nin kararlılığı sayesinde sağlandı” ifadelerini kullandı.

Can, Türkiye Cumhuriyeti'nin, Barış Harekatı sonrasında önemli adımlar attığını ve 2004’te Annan Planı’nı kabul ettiğini belirtti. Ancak, karşı tarafın iki toplumlu yönetime razı olmadığını vurgulayan Can, "Bu aşamada KKTC, müstakil bir devlet olarak şekillenmiştir. Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar liderliğinde, diğer ülkeler tarafından da tanınarak KKTC'nin Birleşmiş Milletler üyesi olmasını sağlamak için çalışıyoruz. Buna inanıyoruz" dedi.

‘Her Masada Yalnızca KKTC’nin Değil Aynı Zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin de Haklarına Sahip Çıkıyoruz’ KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Türk halkının haklı davasını yürütmek için verdikleri mücadelenin önemine değinerek, "Asırlardır Anadolu’nun desteğiyle bu mücadeleyi taçlandırmak istiyoruz. Esas kilit sözcüğümüz 'egemenlik'tir" dedi. Tatar, Limassol ve Larnaka’daki İngiliz üslerinin Doğu Akdeniz’e açılan limanlarıyla stratejik önem taşıdığını belirterek, Gazze'deki gelişmelerin İngiltere'nin Kıbrıs’taki üslerinin kritik bir rol oynadığını ortaya koyduğunu ifade etti.

Avrupa Birliği'nde İngiliz üslerinin tartışılmadığını vurgulayan Tatar, "İngiltere artık AB’den ayrıldı; bu üslerin burada ne işi var diye soran olmadı. Kıbrıs Türk halkı hâlâ egemen bir halk değil. Bizler iki devletli bir çözüm istiyoruz" diye konuştu. Tatar, KKTC'nin stratejik önemine dikkat çekerek, "Artık Mavi Vatan var; Türkiye’nin ve KKTC’nin hakları vardır. Zor bir mücadele içindeyiz ve bu yolu imanımızla, vatanseverliğimizle, milliyetçiliğimizle birlikte yürümek istiyoruz" dedi.

Son olarak, bugüne kadar tüm müzakere masalarında Kıbrıs Türk halkının ve Türkiye Cumhuriyeti’nin haklarını koruduğunu belirten Tatar, "Mesele millidir, ulusaldır, hassastır; mesele millet meselesidir. Bu yolu birlikte yürümenin bahtiyarlığı içindeyim" ifadelerini kullandı. “Tören Tarihin Tanıklığında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti” kitabının tanıtımı ve Müstafi Tümamiral Cihat Yaycı’nın “Mavi Vatan Doktrini ve KKTC” başlıklı konuşmaları ile sona erdi.

Editör: UHA HABER MERKEZİ