TEKNOFEST Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, TEKNOFEST bünyesinde gerçekleştirilen birçok yarışma olduğuna değinerek, bu yarışmaların hepsinin ayrı bir anlamı olduğunu söyledi.

"İnsanlık Yararına Teknoloji" yarışmasına vurgu yapan Bayraktar, biraz daha genç kuşağın bu alanlara merak ve ilgi duymasını sağlamak için kızının da bu yıl bu yarışmaya katıldığını dile getirdi.

Yerli ve milli gururlara bir yenisi daha ekleniyor! KIZILELMA'nın seri üretimi başladı - 1. Resim

'ADANA'YA GELMEK İÇİN ÇOK AĞLADI'

Bayraktar, "Onlar çocukların giydiği ayakkabıların içine GPS alıcısı yerleştirerek, çocuk kaybolduğunda anne babasına mesaj gönderen bir uygulama yaptılar. Hatta finalist oldu ama derece yapamadılar, hatta çok üzgündü, 'Ben Adana'ya gelemeyecek miyim acaba?' diye epey bir ağladı, ben de 'Daha siz çok ufaksınız, önünüzde yıllar var.' dedim. Finalist oldu ama derece yapamadı, 12'nci veya 15'inci oldular galiba. Çok ufak bunlar daha. Adana'ya gelmek için de çok ağladı, 'Bizim projemiz çok güzel.' diye ve hakikaten de insanların da ailelerin de çok işine yarayacak bir proje çocuğu kaybolursa. İşte onları da düşünmüşler, 'Saat koysanız, saati çocuğu kaçıranlar bilirler, saati çıkartırlar ama ayakkabıda kimse ailenin, çocuğun yerini takip edebileceği bir cihaz olduğunu düşünemez.' diye. Şimdi bu yarışma anlamıyla çok güzel." diye konuştu.

Yerli ve milli gururlara bir yenisi daha ekleniyor! KIZILELMA'nın seri üretimi başladı - 2. Resim

'GENCECİK YÜREKLERE DOKUNUYORUZ'

TEKNOFEST kapsamında ilmi ve bilimsel derinliği çok yüksek olan yarışmaların da olduğunu anlatan Bayraktar, "Biyoteknoloji İnovasyon" gibi yarışmalarda doktora seviyesinde, bilimsel seviyede çalışmalar yürütüldüğünü kaydetti.

Bayraktar, "Bunun yanında 'Sağlıkta Yapay Zeka', düşünün ki radyoloji görüntülerini yapay zeka teknoloji kullanarak kanserin veya farklı hastalıkların erken teşhisi için bilgisayarlarla ileri teknoloji yapay zeka algoritmaları geliştiren yarışmalarımız var. Bunlar da beni çok heyecanlandırdığı gibi şimdi gencecik yüreklere dokunan bu gibi yarışmalar da çok heyecanlandırıyor." dedi.

Bayraktar, genç kuşaktan gelen coşkunun, bir anlamda safiyane iyilik görüntüsünün kendilerini inanılmaz mutlu ettiğini belirterek, "TEKNOFEST'in böyle bir büyülü ortamı da var. Dünya ne kadar karanlık olursa olsun, geleceğe dair hepimize böyle bir yüksek hızlı şarj istasyonu gibi, bir mevsim gibi bütün o bulutlar dağılıyor ve bir anda dünya güzelleşiyor. Dünya çok daha güzel olabilir, bir tahayyülü TEKNOFEST." ifadelerini kullandı.

Yerli ve milli gururlara bir yenisi daha ekleniyor! KIZILELMA'nın seri üretimi başladı - 3. Resim

'GEÇİŞİ SİMGELEYEN DEVRİMİN ÖNCÜSÜ'

Selçuk Bayraktar, uçuş gösterilerinin TEKNOFEST'in ilk yıllarda en renkli tarafı olduğunu ancak yarışmalardan çıkan eserlerin o gösterilerin de ötesine çıkmaya başladığını aktardı.

Ters köşe aşk açıklaması... Ters köşe aşk açıklaması...

KIZILELMA'nın 20 yıllık hayalleri olduğuna işaret eden Bayraktar, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Havacılıkta bir anlamda yaşanacak olan o insanlı savaş uçaklarından insansız savaş uçaklarına geçişi simgeleyen devrimin öncüsü bir anlamda. Muharebe sahasında havacılıkta bir devrim olacak, insanlı uçaklardan insansızlara geçilecek, KIZILELMA da bir anlamda bunun öncüsü. Şu anda da üretime, seri üretime başlamış durumdayız. Evet, insansız hava uçakları neredeyse 15-20 yıldır dünyada konuşuluyor ama üretime geçebilmiş, seri üretime geçebilmiş olan pek platform yok dünyada. Bu teknoloji baktığınızda aynen hayatımızdaki diğer dijital teknolojiler gibi, akıllı telefonlar gibi sürekli kendini yenileyip gelişen bir teknoloji. Eski konvansiyonel sistemler gibi değil de bunlar artık yeni çağın dijital oyuncakları diyelim. Telefonları nasıl iki yılda bir değiştirmeniz gerekiyor, değil mi? Bir telefon alıp 10-20 yıl kullanmıyorsunuz artık... Sürekli hızla dönüşen bir yapı görüyorsunuz. İnsansız hava araçları teknolojisi de böyle. Gerek üzerindeki akıllı mühimmat sistemleri gerek içindeki yüksek teknoloji ürünü ki bunların hepsini kendimiz yapıyoruz. Uçuş kontrol sistemlerinden data linklerine, yani veri bağlarına, bunun yanında eyleyicilerden, üzerindeki havayı hareketlendiren eyleyicilerden mekaniklerine, aerodinamiklerine ve hatta motorlarına, jet motoru hariç, jet motorları da geliyor adım adım, en gelişmiş radar ve elektronik, elektro-optik sistemlere kadar Türkiye tarafından tasarlanıyor ve dünyanın en büyük ihracatçısı Türkiye. Baykar dünyanın en büyük insansız hava aracı şirketi, en fazla ülkeye ihracat gerçekleştirmiş. Baykar dünyadaki en büyük ihracatçı, en büyük üretici insansız hava araçları alanında. Türkiye, dünya pazar payının yüzde 65'ine sahip. Dünyada ABD'den bir rapor herhalde çıktı değil mi? Ona göre pazar payında SİHA'larda da en büyük pazar payına sahip ülke."