MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, uğradığı silahlı saldırıda öldürülen eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile görüşmelerine ilişkin açıklama yaptı.

Semih Yalçın, yaptığı yazılı açıklamada isim vererek gazetecileri hedef gösterdi. Yalçın, "Halk TV, TV 100 ve Sözcü TV gibi solcu gazetecilere ekranı pazarlayan medya kuruluşları; Barış Yarkadaş, Bahar Feyzan, Ali Kemal Erdem, Osman Sert gibi MHP muarızı tipleri ekrana çıkararak partimize saldırmalarını sağlamaktadır. Sol basında boy gösteren tiplerin kimi her hususta istihbarat edinen CIA ajanı, kimi politika uzmanı, kimi toplum bilimci, kimi bilirkişi rollerini üstlenerek MHP aleyhinde algı oluşturmaya çalışmaktadır" dedi.

Ahu Tuğba'nın incelemeye alınan vefatıyla ilgili yeni gelişme! Ahu Tuğba'nın incelemeye alınan vefatıyla ilgili yeni gelişme!

"Yerel seçimlerde alınan sonuçların şişirmesiyle coşan bu solcu gazeteciler, MHP aleyhtarlığında yarışa girmişlerdir" ifadelerini kullanan Yalçın, "Cumhur İttifakı ve MHP’nin, gelecekteki seçimlerde etkin ve baskın bir rol oynayacağı aşikârdır. Cumhur İttifakı'nın güçlü ve MHP’nin müessir olması, CHP’nin müstakbel bir seçim başarısının önünde engeldir. Bu olguyu tersine çevirmenin yolunun, MHP ile AK Parti arasına fitne sokup Cumhur İttifakı'nı yıpratmaktan geçtiği düşünülmektedir. Bu yüzden 2028’de yapılacak genel seçimler için şimdiden kollar sıvanmış, aleyhimizde algı çalışmalarına hız verilmiştir. Bu yüzden Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yaptığı her görüşmeden sonra MHP’nin konumu sorgulanmaktadır" dedi.

"İSTEDİĞİ SİYASETÇİ VE KİŞİYLE GÖRÜŞEBİLİR"

Yalçın, "Bütün solcu gazeteciler, önce bir menfur cinayeti bahane ederek, sonra da Sayın Cumhurbaşkanı'nın temasları üzerinden MHP'yi vurma çabasına girmişlerdir. MHP ile alakası bulunmayan bir cinayet davasına TV ve gazete yorumlarında ısrarla yer verilmesine sözde gerekçe olarak toplumsal vicdanın kanaması gösterilmiştir. Hatta söz konusu cinayet davasının iddianamesinde MHP'lilerin ismi bulunduğu için bizim telaşa kapıldığımız vehmedilmiştir. Sayın Cumhurbaşkanı'nın, muhalefet partileriyle temas kurması ise Cumhur İttifakı'nın bozulacağı ve partimizin saf dışı kalacağının işareti olarak gösterilmeye çalışılmıştır" ifadelerini kullanan Yalçın, "Hatta bazı aklıevvel gazeteciler artık MHP'nin siyaset ikliminde yalnız başına kaldığını öne sürmüştür. Tekraren altını çizmek gerekir ki Cumhurbaşkanı Sayın Tayyip Erdoğan, Genel Başkanımız Devlet Bahçeli'yle zaman zaman görüşüp istişare ettiği gibi istediği siyasetçi ve kişiyle görüşebilir. Bu görüşme ve temaslardan olmadık anlamlar çıkarmak; öküz altında buzağı aramak, kırılmayacak dala karga tünemesini beklemektir" ifadelerini kullandı.

SİNAN ATEŞ CİNAYETİ

Sinan Ateş cinayeti davasının iddianamesinde hiçbir MHP görevlisinin adının geçmediğini ileri süren Yalçın, şunları kaydetti:

"Mahkemenin sahte vicdan kanaması şovlarına değil, hakkaniyete, adalete ve delillere dayanacağını şimdiden hatırlatıyoruz.

Bir ailenin acısı provokasyona malzeme yapılırken, diğer taraftan binlerce ailenin kederleri karşısında suspus olunmaktadır. Bir dava üzerinden MHP'yi delilsiz, belgesiz, ispatsız ve dayanaksız hedef alan marksist basın, binlerce vatandaşımızın polisimizin, askerimizin katillerini sorgulamaktan kaçınmaktadır. MHP olarak, timsah gözyaşları döküp vicdanları yerine ahlaklarını kanatanları, husumet ve düşmanlıkların cerahatini akıtanları ibretle takip ediyoruz.

CHP'den, aynı hassasiyeti şehit ailelerinin yakınlarına göstermesini, şehitlerimizle ilgili davalarla da alakadar olmasını bekliyoruz. CHP ve yandaş basın, yanlış hesap peşindedir. Yanlış hesap mahkemeden dönecektir."

Editör: UHA HABER MERKEZİ