Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde 21 Ağustos’ta kaybolduktan 19 gün sonra, öldürülmüş halde dere yatağında bulunan Narin Güran'ın katil ya da katillerini bulmak için ikinci duruşma mesaisi başladı. 12 şüphelinin bulunduğu davada şüphelilerden Narin'in annesi, ağabeyi, amcası ile küçük kızın naaşını derede saklayan Nevzat Bahtiyar, sanık sıfatıyla tekrar hakim karşısına çıktı.
Duruşmada ilk olarak Salim Güran'ın işçilerinden 15 yaşındaki R.A.(15) pedagog eşliğinde dinlenmeye başladı. Suça itilen çocuk olarak ıslahevinde bulunan R.A. ile SEGBİS üzerinden bağlantı kuruldu.
Pedagogun R.A.'ya yönelik "Sıra sende. Bu dosyada tanık olarak dinleneceksin. Hakkında yürütülen başka bir soruşturma var. Bu yüzden sorulara cevap vermek istemediğini söyleyebilirsin" sözleri üzerine" söze giren hakim "Önce seni dinleyelim, Narin’in kaybolduğu gün neler yaşandı?" diye sordu
R.A. "Aynı şeyler yaşandı. Köye bir kez gittim, babamla birlikte gittim. Sonra Salim ile görüştük" dedi.
Bunun üzerine şu diyalog yaşandı:
- Mahkeme başkanı: "Nerede görüştünüz?"
- R.A.: Tarlaya geldi.
- Mahkeme başkanı: Saat kaç gibiydi?
- R.A.: İlk geldiğinde saat 08.00-09.00 gibiydi.
- Mahkeme başkanı: Sabah mı?
- R.A.: Evet. Bir buçuk saat kadar kaldı, sonra gitti. Saat 13.30 gibi babam işçileri çıkarmaya gitti, ben orada kaldım. Saat 15.00-16.00 gibi Salim geldi. Baban nerede? diye sordu. Dedim ki işçileri dağıtmaya gitti. Sonra babamı aradı. Biraz oturduk. Çay yaptık, ocağı yaktık. Üstüne çayı koyduk. Sonra oturduk, yemek yedik. Birisi Salim Güran’ı aradı. "Kız kaybolmuş" dedi. Salim de "Bu saatte kaybolma saati mi olur?" dedi. Sonra babamla aramaya gittiler. O benim patronumdur. Hortum, su basıncı olunca yırtılıyor.
JANDARMADAKİ İFADESİNİ YALANLADI
- Mahkeme başkanı: Tutuklandığında Salim’e küfredip bir şey söylediğin belirtiliyor. Jandarma böyle bir tutanak tutmuş, ne dersin?
- R.A.: Ben böyle demedim. İfadelerimi okumadım, bana imza attırdılar.
- Mahkeme başkanı: Bu ifadeyi sorgu sırasında değil, sonrasında söylemişsin, tutuklandıktan sonra.
- R.A.: Bir savcı ve komutan geldi ama ben böyle bir şey söylemedim.
- Mahkeme başkanı: Peki, ayakları ıslak mıydı? Bunu soralım.
- R.A.: Yani değildi, ayaklarına bakmadım
- Diyarbakır eski Baro Başkanı Nahit Eren: Pedagog Dilek Hanım’dan şu ricada bulunacağım. Kendisine herhangi bir tehdit var mı?
- R.A.: Hayır söyleseydi şimdiye kadar söylenirdi. Yeter ki buradan çıkayım.
- Pedagog: Sana "Saati değiştir" diyen oldu mu?
- R.A.: Yok, olmadı.
- Nahit Eren: Dilek Hanım (pedagog) , bir defa daha köye indiğini belirtiyor. Onun saatini bir daha sorma şansınız var mı?
- Pedagog: Sen o gün Tavşantepe Köyü’ne gittin mi?
- R.A.: Yanlış değilsem gittim mi gitmedim mi, vallahi hatırlamıyorum ki.
- Nahit Eren: Babasının gidiş gelişini hatırlıyor mu? Babası, Salim geldikten sonra, söz konusu tarlaya gittikten ne kadar süre sonra tekrar yanına geldi?
- R.A.: Saat 18.00 civarı gitti, 18.00 miydi öyleydi galiba. Yarım saatte gitti geldi. Bir tane suyu kapatmıştık ya...
- Nahit Eren: Yarım saat mi geçti?
- R.A.: Öyle bir şey.
- Nahit Eren: Salim’in önceki ve sonraki kıyafetlerini hatırlıyor mu?
- R.A.: Tarla kıyafeti değildi, gitti üstünü değiştirdi, tarla kıyafeti giydi.
- Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na bağlı avukatlardan biri soru soruyor: Kız kardeşlerini Salim arabayla eve bıraktı mı?
- R.A.: Hayır, o daha önceki günlerdi.
- Mahkeme Başkanı, "Çelişki giderilemedi" dedikten sonra Salim Güran, Enes Güran ve Nevzat Bahtiyar'a sormak istedikleri olup olmadığını sordu. 3 sanık da "Hayır" yanıtını verdi: Salim sormak istediğin soru var mı?
"KARAKOLDA BENİ DÖVDÜLER"
- Salim Güran’ın avukatı Onur Akdağ soruyor: İfade sırasında kötü muamele görmüş mü?
- R.A.: Karakolda beni dövdüler. Bir komutan geldi, "Bunun suçu yoktur" dedi.
- Pedagog: Onun öncesi peki?
- R.A.: Birisi arkadan bana saldırdı, yere düştüm, nefesim kesildi.
- Anne Yüksel Güran’ın avukatı Yılmaz Demiroğlu soru yöneltti: Elektrikçiler tarlaya geldi mi?
- R.A.: Trafonun yukarısında ses geldi.
- Pedagog: Sen gördün yani?
- R.A.: Evet.
- Enes Güran’ın Avukatı Mustafa Demir araya girdi: Detaylandırabilir mi? Çok konu gümbürtüye gitti.
- Pedagog: Elektrikçiler geldiler, sen gördün. Yanınıza geldiler mi?
- R.A.: Hatırlamıyorum.
- Nevzat Bahtiyar’ın avukatı Adnan Ataş: Salim kendisini aradıktan sonra neden gizli konuşuyor?
- Mahkeme Başkanı: Kaçak yapı olduğu için olabilir mi? Bu konuyu geçen celse tartıştık, fıskiye olduğuna karar verdik.
- Nevzat Bahtiyar’ın avukatı Adnan Ataş: Aşağı tarlada tümsek, tepe gibi etrafı görebileceğin bir yer var mı?
- R.A.: Yok.
- Adnan Ataş: Salim Güran’ın birden fazla tarlası var. İki tarlanın arasında tümsek bir alan var mı?
- R.A.: Yok. Bu bitiyor, onun ucunda, yolun bu tarafında.
"BABAN KURBAN KESER Mİ?"
- Nevzat Bahtiyar’ın avukatı Adnan Ataş: Baban kurban keser mi?
- R.A.: Biz kuzu besliyoruz, Narin’in köyünde besliyoruz.
- Pedagog: Baban hayvan kesmeyi bilir mi?
- R.A.: Evet, biliyor.
- Nevzat Bahtiyar’ın avukatı Ali Eryılmaz sordu: Salim’in kayınpederini tanıyor musun?
- R.A.: Belki gitmişim evine.
- Ali Eryılmaz: Olay günü Salim Güran’ın kayınpederinin çiftliğine gittiniz mi?
- R.A.: Gittik.
- Ali Eryılmaz: Saat kaç gibiydi?
- R.A.: Bilmiyorum, olay günüydü ya da değildi, gittik yardım ettik.
- Ali Eryılmaz: O gün Mahfuz isminde biriyle görüştünüz mü?
- R.A.: O çiftliğin sahibinin adı Mahfuz’du.
- Mahkeme Başkanı: Olay günü görüşmüş mü?
- R.A.: Gittik ama gününü hatırlamıyorum. "İneklerin pisliğini buraya bırakma" dedi. Yardım ettik.
- Bu diyaloglarının ardından R.A.’nın tanıklığı sona erdi. İfade vermek üzere çoban Ahmet Akgün salona davet edildi.
ÇOBAN AHMET İFADE VERİRKEN AĞLADI!
Narin Güran'ın cansız bedeninin bulunmadan bir gün amca Erhan Güran'ın evinde yapılan toplantıya çağrılan çoban Ahmet Akgün de mahkemede ifade verdi.
Olay günü Narin'i görmediğini iddia eden Ahmet Akgün, "Beni, sen arazidesin bir şey gördün mü? diye çağırdılar. Ben, 'Bir şey görmedim' dedim. Ama bana biri vurdu. Allah hakkımı bırakmasın" dedi.
Bu sözlerden Akgün ağlamaya başlayınca mahkeme başkanı yanına gidip müdahale etti ve peçete verdi.
ÜÇ MAYMUNU OYNADI
"Sen Enes'in kız getirdiğini gördün mü?" sorusuna çoban Akgün, "Ben görmedim. Olay günü Enes'i Erhan'ın evinde görmedim. Şerefim ve namusum üzerine bir şey görmedim. Nevzat ile Salim kardeş gibiydi. Ben Narin'e ne olduğunu görmedim ve duymadım" dedi.
Savcı ise "Kürtçe bilmesem de Türkçe biliyorum. Enes ismi çok duyuluyor. O videoda Enes ismi geçiyor. O videoda Enes kelimesini duyuyorum. Neden ısrarla 'duymadım' diyorsun?" diye sordu.
Bunun üzerine Çoban Ahmet Akgün, "Kendi aralarında demişlerdir belki" cevabını verdi.
Savcı daha sonra çoban Ahmet Akgün'e tekrar, "Yanında ne konuştular? Enes'i gördün mü diyeceklerine, neden Enes'le seni yüzleştirmediler?" sorusunu sordu.
Çoban ise "Beni neden toplantıya çağırdıklarını bilmiyorum" ifadesini verdi.
"BENDEN NE İSTİYORSUNUZ" DEDİ
Avukat Nahit Eren'in "Biri sana orada 'Konuş eşeğin oğlu, konuş' diyor" İfadesini kullanması üzerine Ahmet Akgün, "Ben garibanın tekiyim, okuma yazma bilmiyorum. Siz benden ne istiyorsunuz Allah aşkına?" dedi.
Mahkeme Başkanı kürsüden inerek Ahmet Akgün'ün yanına gitti. "Biz sana Narin'i gördün demiyoruz. Bize böyle bir aile toplantısı olmadı demişlerdi. Ama böyle bir video geldi. O konuşmalarda bir senaryonun peşinde oldukları gibi görünüyor. Bunu soruyoruz, orada 'Enes' diyorlar" dedi.
Ahmet Akgün'ün cevabi ise "Ben duymadım Enes'i. Allah hakkımızı bırakmasın" deyip ağladı. Mahkeme Başkanı da "Allah kimsenin hakkını bırakmasın" şeklinde oldu.
"NE YAPALIM KAFASINA SİLAH MI DAYAYALIM"
Nevzat Bahtiyar'ın avukatı Ali Eryılmaz ise "Senden tek istediğimiz doğruları söylemen. Bu kadar insan neden toplandık?" dedi. Bu sırada mahkeme başkanı, Avukat Ali Eryılmaz'a dönüp, "Üslup, lütfen!" dedi.
Ali Eryılmaz da sesini yükseltti: "Bu son tanığımız, çok iyi değerlendirmeliyiz" dedi. Mahkeme Başkanı da "Ne yapalım, kafasına silah mı dayayalım, ne yapalım?" Ahmet Akgün ise "Bu bana hakaret ediyor" dedi. Mahkeme Başkanı: "Dur, kimse sana hakaret etmiyor" cevabını verdi.
ERHAN GÜRAN GİZELMİ TOPLANTIYI ANLATTI
Tanık olarak dinlenen Salim Güran’ın işçisi 15 yaşından küçük R.A. ve çoban Ahmet Akgün'ün ifadelerinin ardından, Narin Güran’ın amcası Erhan Güran duruşma salonuna getirildi. Mahkeme Başkanının kamera görüntülerindeki toplantıyla ilgili sorular üzerine Erhan Güran şunları söyledi:
ÇOBANI NEDEN TOKATLADIKLAR?
“Biz o zaman çocuğu kaybolmuş, arayan bir aileyiz. Birçok kişi 06.30- 07.00 civarı Narin’i gördüklerini söylediği için, Çoban Ahmet Akgün’ün 18.30 sıralarında geldiğini biliyorduk. O yüzden Çoban Ahmet'i çağırdık. Narin’i görüp görmediğini söyledim. Çok panik hareketler yapmaya başladı. Uzman çavuş oradaydı. ‘Ben şüpheleniyorum bundan’ dedim. ‘Gerekeni yaparız’ dedi, bir şey yapmadı. Hayvanları tek başına gönderdi. Beni gördü, gelmedi yanıma. Evinin önünde oturuyorduk. Ahmet'i çağırır mısın’ dedim, kaçtı. Bizim aile de şüphelenmeye başladı. Ahmet'e de ‘O saatte sen köyüne içerisine giriyorsun’ dedik. ‘Sen gözü kapalı mı evine gidiyorsun?’ dedik. Biz kesinlikle bir senaryo çizmedik. Aile üzerinde senaryolar çiziliyor. Şimdi de benim kızımdan bahsediyorlar. Namus, bu kadar yeter artık. ‘Aile oturuyor, çay içiyor, bir şey yapmıyorlar’ diyorlardı. Biz de mücadele veriyorduk. Çobanın şüpheli hareketleri üzerine bunu yaptık. Bir iki tokat atılmıştır, çünkü yalan söylüyordu. Bilerek toplanmadık. O an yemek yeniyordu.”
‘GENÇLER ANİ BİR REFLEKSLE TOKAT ATTILAR’
Savcının soruları üzerine Erhan Güran, “Ben İsa’yı gördüm, bir köylü bayanın ismini söyledi. Onların akrabası bir bayan vardı. O ‘Ben evden çıkmamışım’ dedi. Kolluk kuvvetlerine Çoban A.A.’yı söyledik.
İfadesi alındı mı alınmadı mı bilmiyorum. Gençler ani bir refleksle tokat attılar. Cevabımızı alamadık. O günden sonra da onunla bir temasta bulunmadık. Çoban, ‘Bilmiyorum, görmedim’ diyordu” yanıtını verdi.
Eski Baro Başkanı Nahit Eren’in ‘Kamera kayıtlarını sildiniz mi, müdahale ettiniz mi’ sorusu üzerine Erhan Güran, “Hayır” dedi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatlarının ‘Başka birini sorguladınız mı’ sorusu üzerine de Erhan Güran, “Şeyma kaya ile konuştuk. Narin’in cenazesi çıkmasaydı, hala daha arayacaktık, soracaktık.
Çobanın geliş saati Şeyma’nın söylediği saate denk geldiği için Çobanı sorguladık. Uzman çavuşa da söyledik” diye konuştu.
NEVZAT BAHTİYAR BİR KEZ DAHA KÜRSÜDE
Duruşmada Erhan Güven'in ardından tutuklu sanık itirafçı Nevzat Bahtiyar soruları yanıtladı. Mahkeme başkanının, "Araştırılmasını istediğin bir şey var mı?" sorusuna Bahtiyar, "Hayır, yok. Narin'i ben öldürmedim" yanıtını verdi.
Oğlunun o gün işe gittiğini belirten Bahtiyar, "Salim Güran oğlum üzerinden beni tehdit etti. Hangi futbol okuluna gittiğini biliyor" diyerek yanıtladı.
Avukatın, "Olay günü Necmettin Kaya ile 79 saniyelik konuşmanız var. Ne konuştuğunuzu hatırlıyor musunuz?" sorusunu ise, "Yok" diyerek yanıtlayan Bahtiyar, "Geçen celse söylediklerim dışında bir şey söylemeyeceğim. Ahırın arka tarafında bir baca açmıştık. Oradan içeriye koydum Narin'i. 28 Ağustos günü ne yaptığımı hatırlamıyorum, 4-5 ay geçti üzerinden" ifadelerini kullandı.
DURUŞMAYA ARA VERİLDİ!
Nevzat Bahtiyar’ın ifadesi tamamlanırken duruşmaya 15.30'a kadar ara verildi. aranın ardından Salim Güran ifade verecek.
TANSİYON YÜKSELDİ
Öte yandan TGRT Haber Muhabiri Hanifi Bayar'ın aktardığı bilgilere göre çoban AA'nın ifadesinin hemen başında duruşmada tansiyon yükseldi. Savcı tanık çoban A.A.'nın yanına geldi sorular sormaya başladı. Sanık avukatları, savcının, tanığın üzerine yürüdüğünü iddia etti. Mahkeme Başkanı salonu sakinleştirdi. Savcı, tanık çobanın yanında sorularını soruyor."
BABA ARİF GÜRAN MÜŞTEKİ SIFATIYLA MAHKEMEDE
Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran cinayetine ilişkin tutuklu 4 sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılandığı davanın ikinci duruşmasına başlandı. Duruşmada, tutuklu sanıklar amca Salim, anne Yüksel ve ağabey Enes Güran ile Narin'in cansız bedenini Eğertutmaz Deresi'ne sakladığını soruşturma aşamasında itiraf eden Nevzat Bahtiyar ve avukatları hazır bulundu.
Baba Arif Güran, "müşteki", 1'i tutuklu 3 kişi "tanık", Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Diyarbakır Barosu avukatları da "müşteki kurum" sıfatıyla duruşma salonunda yerini aldı.
MAHKEME BAŞKANINDAN UYARI: OF POF DİYENİ ATARIM
Yargılama öncesi duruşma hakimi salondakileri uyararak, "Geçen celse gayet saygılı bir duruşma oldu. Video ve fotoğraf kaydı yapmıyoruz. Polis ve jandarma çekim yapılırsa müdahale edecek. Bu duruşma 3 tanığı dinledikten sonra avukatlarımızın konuşacağı bir duruşma olacak, belki saatlerce avukatlarımızı dinleyeceğiz. Avukatlar konuşunca of pof gibi hareketler olursa salondan atarım. Sanıklar ailesi, sizlerden de bir tepki beklemiyorum. Geçen celse yaşananlar tekrar yaşanmasın. Oturup seyirci gibi dinleyin, siz de aksi durumda topyekûn çıkarırım. En son yapmak istediğim şeyler bunlar ama iyi niyetim suistimal edilmesin" dedi.
MECLİS KOMİSYONU DA DURUŞMAYI TAKİP EDİYOR
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı ve AK Parti Osmaniye Milletvekili Derya Yanık, komisyon üyesi milletvekilleriyle birlikte duruşmayı takip etmek üzere salona geldi. Ek tanıkların kimlik tespiti ile başlayan duruşma, kamerayla kayıt altına alınıyor.