Massrali, AB Komisyonu sözcülerinin günlük basın toplantısında, Orban'ın 26 Ekim'deki seçimde birinci çıktığı için tebrik ettiği İrakli Kobakhidze'nin daveti üzerine yapacağı ziyaret hakkındaki soruyu yanıtladı.
Sözcü, 1 Temmuz'dan bu yana AB Dönem Başkanlığını yürüten Orban'ın seçim sonuçlarıyla ilgili süren tartışmalar henüz sonuçlanmamışken Tiflis'e yapacağı ziyaretin "Macaristan-Gürcistan ikili ilişkileri" kapsamında görülmesi gerektiğini söyledi.
"Macaristan Başbakanı Orban, AB Konseyi'nden Gürcistan'ı ziyaret etmek için hiçbir yetki almadı. AB'nin (seçimle ilgili) tutumu açıktır." diyen Massrali, AB tarafından daha önce yapılan açıklamaya atıfta bulundu.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ve AB Konseyi tarafından yapılan ortak yazılı açıklamada, Gürcistan'da düzenlenen parlamento seçimlerinin ardından yaşananların yakından takip edildiği bildirilmişti. Açıklamada, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) liderliğindeki Uluslararası Seçim Gözlem Misyonu tarafından bildirilen ön bulguların seçimin "oy gizliliğinden sık sık taviz verildiği, usule ilişkin çeşitli tutarsızlıkların yaşandığı, seçmenlerin sindirildiği ve baskılandığına ilişkin haberlerin kamuoyunun sürece olan güvenini olumsuz etkilediği gergin bir ortamda" düzenlendiğini gösterdiği aktarılmıştı.
Gürcistan Merkez Seçim Komisyonu ve diğer ilgili makamların seçim usulsüzlükleri ve ihlallerine ilişkin iddiaları "hızlı, şeffaf ve bağımsız şekilde soruşturma ve karara bağlamaya" çağrıldığı açıklamada, "Bu usulsüzlükler açıklığa kavuşturulmalı ve ele alınmalıdır. Bu, seçim sürecine olan güvenin yeniden tesis edilmesi için gerekli bir adımdır." ifadesi yer almıştı.
Gürcistan Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili, parlamento seçimine "Rus operasyonu" ile müdahale edildiğini iddia ederek, seçim sonuçlarını kabul etmeyeceklerini belirtmişti.
Gürcistan'da 26 Ekim'de yapılan parlamento seçimlerini, yüzde 53,93 oy alan iktidardaki Gürcü Hayali Partisi kazanmıştı.
ORBAN DAHA ÖNCE DE MOSKOVA VE PEKİN'İ ZİYARET ETMİŞTİ
Orban, 1 Temmuz'da AB Dönem Başkanlığını devraldığı ilk günler içerisinde Moskova ve Pekin'e de ziyaretler düzenlemiş, bu girişimler AB yönetiminin tepkisini çekmişti.
Brüksel ile Budapeşte'yi karşı karşıya getiren ziyaretler neticesinde AB yönetimi, Macaristan dönem başkanlığının düzenlediği pek çok toplantıyı ve Budapeşte'ye yapılacak ziyaretleri boykot etmişti.