Rojin Kabaiş, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü 1’inci sınıf öğrencisiydi.
Genç kadın 27 Eylül akşamı, arkadaşlarına gölün kenarına gideceğini söyleyip yurttan ayrıldıktan sonra kaybolmuştu.
Acı haberi 18 gün sonra geldi. Kaybolduğu yerden 20 kilometre uzaklıkta, Mollakasım Mahallesi sahilinde cansız bedeni bulundu.
Rojin'in ölümüyle ilgili tüm ihtimaller değerlendiriliyordu. Ön otopsi raporunda genç kadının ölüm nedeninin suda boğulma olduğu belirtilmişti.
Rojin'in babası yeni iddialarda bulundu. Kızının intihar etmediğini söyleyen Nizamettin Kabaiş, Rojin'in cansız bedeninde darp izlerini gördüğünü ve otopside 2 erkeğe ait DNA bulunduğunu öne sürdü.
"ROJİN’İ KATLETTİLER, DARBETTİLER"
Rojin’in darbedildiğini ilerü süren babası, "Rojin’in cansız bedeninin bulunduğu yerle üniversite arasında 24 kilometre uzaklık var. Onu darbettiler, katlettiler. En sonunda götürdüler oraya bıraktılar. Rojin’in intihar ettiği veya suda boğulduğunu kimse söylemesin. Rojin intihar etmemiş. Rojin’i katlettiler, darbettiler ve oraya götürüp bıraktılar." dedi.
"BAŞÖRTÜSÜNÜ ROJİN’İ DARBEDEN İNSANLAR BIRAKMIŞ"
Aramaların 13’üncü gününde Rojin’e ait başörtünün bırakıldığını iddia eden Kabaiş, "13 gün sonra da arama devam ederken, başörtüsünü getirdiler gölün kenarına bıraktılar. Telefonla başörtüsünü arasında 150 metre mesafe vardı. O başörtü de gölün kenarında değildi. Gölden 4-5 metre falan uzaklıkta ve bir avuç kum üzerine bırakmışlardı. Onu da demek ki Rojin’i darbeden insanlar bırakmışlar. İzi kaybettirmek için sonradan oraya getirdiler. Tahlile götürdüler. 2 defa sonucunu istedik ama halen bize gelmedi." diye konuştu.
"47 KİŞİNİ DNA ÖRNEĞİNİ ALDILAR, 2 ERKEK DNA’SI VAR"
Rojin’in cesedinde Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan incelemede 2 erkeğe ait DNA örneğinin bulunduğunu öne süren Kabaiş, “47 kişinin DNA örneğini aldılar. 2 farklı erkeğe ait DNA var. Onları arayıp bulurlarsa, mesele çözülür." diye konuştu.
Başka delillerinde olduğunu öne süren acılı baba, "Kendim gözümle gördüm. Ben içeri girmeden kızımın kazağını göbeğin üst kısmına kadar kaldırmışlardı. Karnında hiç su yoktu. Sırt tarafında darp izi vardı. İkisini gözümle gördüm. Biz darp izi olduğunu söylüyorduk onlar ise morluk diyordu. Ben kendi gözümle gördüm, morluk değildi." dedi.
Rojin'in göz kapaklarının altında morluklar olduğunu ileri süren Kabaiş sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her iki göz kapağında ve alnında siyahlık vardı ama yüzü şişmişti. O şişkinlikte bir ilaç kokusu geliyordu. Bir de boğazın altında bilezik gibi pamuk bırakmışlardı. Demek ki oraya da zarar vermişlerdi."