Türk savunma sanayisi bünyesinde, mağaralar ve arazideki doğal engellerin arkasında dahi kesintisiz bir şekilde çalışabilen, gerektiğinde kamikaze fonksiyonu da üstlenebilen FPV (First Person View) dron ailesi geliştirildi. Projenin arkasındaki şirket ASISGUARD, FPV tipi dronlara son dönemde ilgi ve talebin arttığını anlattı.

FPV DRONE NEDİR?

FPV (First Person View) dronlar, "birinci şahıs görüşlü" dronlar olarak biliniyor. Üzerlerindeki kamera aracılığıyla canlı görüntü aktaran ve kullanıcıya sanki dronu kendisi uçuruyormuş gibi bir görüş açısı sunan bu cihazların operatörü, gözlük veya ekran üzerinden dronun kamerasından gelen görüntüyü görerek dronu yönetebiliyor.

Maliyeti düşük olması ve kullanıcıya hızlı manevralar, keşif, gözetleme ve hassas görevlerde avantaj sağlaması sebebiyle askeri ve ve sivil kullanımlarda popüler hale gelen FPV dronlara yönelik Türk savunma sanayisinin ihtiyaçlarının giderilmesi için çalışmalar hummalı bir şekilde yürütülüyor.

FPV DRONLARA CİDDİ BİR İLGİ VE TALEP VAR

İnsansız hava aracı sistemleri, bunların faydalı yükleri ve savunma sanayisi için görev ekipmanları geliştiren ASISGUARD, sahip olduğu yetenekleri kullanarak muharebe sahasında ortaya çıkan ihtiyaçlara yeni çözümler oluşturuyor. ASISGUARD Genel Müdürü Barış Düzgün, özellikle Rusya-Ukrayna savaşında çok fazla kullanılan, FPV denilen, görerek, pilot gözüyle uçan, ufak, maliyeti düşük dronlara son dönemde ciddi bir ilgi ve talep olduğunu açıkladı.

Bu ihtiyaca yönelik 1,5 yıldır çalıştıklarını ifade eden Düzgün, 1,5 kilogram patlayıcı taşıyabilen ve saatte 150 kilometreden daha fazla hıza ulaşabilen çözümler geliştirdiklerini kaydetti. Çalışmalar sonunda ortaya çeşitli boyutlarda dronlar çıktığını ve taşıdığı yüke göre boyutları büyütmeye başladıklarını dile getiren Düzgün, "Bunu kuvvetlerden geri besleme alarak yaptık. Mesela kuvvetler karıştırmadan bağımsız bir dron istediler. Fiber optik taşıyabilen, 5 kilometre gidebilen, karışmadan bağımsız bir dron yaptık" dedi.

Dronun 1,5 kilogram patlayıcı taşıma kapasitesi olduğunu belirten Düzgün, şunları ekledi:

"Bir de genellikle düzlük alanda dronlar uçurulup deneniyor. Oysa asıl sahaya çıktığınızda dağların arkasındaki bir hedefi, bir mağarayı vurma ihtiyacınız ortaya çıkıyor. Dağın arkasındayken antenler birbirini birebir göremedikleri için röleleme dediğimiz fonksiyona ihtiyaç duyuluyor. Yani siz havadaki bir dronla konuşuyorsunuz, o dron da gidiyor diğer dronla konuşuyor. Röleleme sisteminde de dronları çalıştırdık. Yani sadece kamikaze gibi değil fiber optikle mağaraya giren bir kamikaze, haberleşmeyi sağlayan, havada duran röle dron ve onun kamikazeye dönüştürülmüş 6 inçten 12 inçe kadar dronlar çıkarttık."

Karda kaybolmuşlardı! Yaşlı çift 2 kuzusu ve 1 tavuğuna sarılmış halde bulundu Karda kaybolmuşlardı! Yaşlı çift 2 kuzusu ve 1 tavuğuna sarılmış halde bulundu

Çalışmalar sırasında 3 faz kullanıcıyla test yapıldığını, her kullanıcıdan gelen değişikliklerin dronlarda uygulandığını aktaran Düzgün, yine kullanıcı isteği doğrultusunda 3 farklı frekansta haberleşme ve görüntü aktarma konusunda frekans atlaması yapabilen bir altyapı oluşturdukları belirtti.

Düzgün, böylece bünyelerindeki dron serilerine kamikaze FPV denilen dron ailesini de kattıklarını bildirdi. FPV dronların göreve hazır olduğunu bildiren Barış Düzgün, dronu mühimmatlı yapıda da uçurduklarını ve şu anda hazır bir şekilde sahaya çıkmasını beklediklerini ifade etti.

Düzgün, dronun sahaya çıkmasının faydasıyla ilgili olarak, "Türk ordusunun kullandığı her ürün, SONGAR'da da olduğu gibi Savunma Sanayii Başkanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı desteklediği, ordunun kullandığı bir ürün, yurt dışında çok fazla pazar buluyor. Biz SONGAR'da önce Türk ordusuna teslim ettik. Teslim ettikten sonra dünyaya açıldık. Aynısını bu süreçte de yaşayacağımızı düşünüyoruz. Kullanıma alındıktan sonra çok fazla talep var. Görüştüğümüz yabancı ülkeler var" dedi.