Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Habertürk TV Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Akif Ersoy'un sorularını yanıtlıyor. Bakan Tekin katıldığı programda okulların açılmasıyla beraber yeniden gündeme oturan ‘kayıt ücreti’ ile ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
"ZAN ALTINDA BIRAKABİLECEK CİDDİ İTHAM"
Bakan Tekin konuşmasında şu ifadelere yer verdi; "Bizde 3 kademe okulumuz var; ilkokul, ortaokul ve ortaöğretim kurumu. Yani lise. Merkezi sistem yaptığımız sınav var, liselere giriş sınavı. Öğrenci arkadaşlarımız puanlara göre okula yerleşiyor. Sınavla almayan liselerimiz var. Adresine en yakın okulu tercih ediyor çocuk. İlkokul ve ortaokula öğrenci alırken yine adres üzerinden, velinin bir şey yapmasına gerek yok, biz kendisini evine en yakın okulla ilişkilendirip, kaydını yapıyoruz. Hal böyle iken 'kayıt ücreti istiyorlar' nasıl deniyor orada problem var. Kayıt ücreti alınıyor ifadesi öğretmen, idareci arkadaşlarımızı zan altında bırakabilecek ciddi itham.
"BİRAZ ABES AÇIKÇASI"
Çünkü kayıt yaptıracakları okul mekanizması yok. Hal böyle iken kayıt ücreti isteniyor denmesi biraz abes açıkçası. Bunu kabul etmiyorum. Bunu okuldaki idarecilerimize karşı itibar sarsıcı bir söylem olarak değerlendiriyorum.
"OKULLAR AÇILMADAN 43 MADDELİK GENELGE GÖNDERDİK"
Adrese yakın değil de başka parametrelere göre seçtiğim okula kaydetmek istiyorum dediğinde hukuki olarak haklı bir talepte bulunmayan kişi. Orada özellikle ilkokul ve ortaokullarda çocuklarımızın okula başladıklarında ilkokul öğretmeni seçimi, ortaokulda şube seçimi konusunda baskılar oluyordu. 'Ben şu öğretmene kaydettirmek istiyorum' gibi. Şimdi 'Ben çocuğu o öğretmene yazdırmak için okul müdürü benden para istedi' deniliyor. Bu yıl okullar açılmadan önce bir genelge gönderdik. 43 maddelik genelge.
"ŞİKAYETİ OLAN VARSA BAKANLIĞIMIZA ULAŞSINLAR GEREĞİNİ YAPALIM"
Israrlı bir şekilde okullarımıza 'Kayıt ve benzeri ücretlerle velilerden ücret alınmaması, alan kişilerle ilgili işlem yapılması' ifadelerini kullandık. Burada en çok istismar edilen alan öğretmen ve şube seçimiydi. Çocuklar okula başladıklarında şube ve öğretmen seçimini okul idaresine bırakmıyoruz dedik. Biz sınıflardaki çocukların birçok parametre açısından dengeli dağılımını gözeterek belli ilkeler benimsedik. Elektronik ortamda 64 aylık ile 84 aylık çocuğu aynı sınıfa koymayalım. Bu bir parametre. Cinsiyet bir parametre. Şu anda kayıtla ilgili olarak yürüyen süreç, kayıt ücreti ya da zorla ücret alınıyor ifadesi gerçekleri yansıtmıyor. Hala bu konuda şikayeti olan varsa bakanlığımıza ulaşsınlar gereğini yapalım.
"BÖYLE BİR HESAP AÇMA İNİSİYATİFİ YOK"
Diyelim ki okul idaresi bir veliden kayıt için şu hesaba para yatır dedi. Okul müdürlerimizin böyle bir hesap açma inisiyatifi yok, böyle bir yetkileri yok, bu zaten bizatihi bir suç. Okul aile birliklerini kim domine ediyor? Bir başkanı var, kendi okulunda farklı hizmetleri görmek için velilerden bağış toplayıp okul aile birliği hesaplarına yatırabilirler. Okul aile birliğinin banka hesapları vardır. Okul müdürlüğü üzerinden bu hesaplar bizim açımızdan mümkün değil. Ama para vermeyen öğrenciyi kayıt etmiyorum diye bir şey yok."
ÖZEL OKUL ÜCRETLERİ AÇIKLAMASI
Bakan Tekin ayrıca Özel okul ücretleriyle ilgili de konuştu. Tekin konuşmasında, "Özel okullarla ilgili mevzu pandemi ve sonrasındaki parametrelerdeki değişiklik sebebiyle bir dengesizlik ortaya çıkmıştı. Geçen yaz oturduk, kendileriyle mutabakata vardık. Özel okuldaki eğitim ücretleri enflasyon + yüzde 5. Pandemi koşullarından dolayı düşük olduğu için öğretmen arkadaşlarımızın ücretlerini konuştuk. Konfeksiyon, kırtasiye ya da benzeri sebeplerle okul eğitim fiyatına yapamadıkları zammı oralardan telafi yolunu seçmişlerdi. Bu yıl itibariyle stabil hale geldiğini söyleyebilirim. Öğretmen arkadaşlarımızın maaşlarıyla başlıyorlar. Şu anda denetliyoruz. Binden fazla okula denetim yaptık, müeyyide uyguladıklarımız var. Ağır müeyyidelirimiz var. Bu konuda denetim anlamında çok yoğun mesai içerisindeyiz.
"ÖĞRETMEN MAAŞLARINA DA YETKİMİZ YOK"
Bizim denetleme yetkimiz okula kayıt yaptıran öğrencini bir sonraki eğitim öğretim yılında gelecek zamla ilgili denetim yapma yetkimiz var. Çocuğu okula yeni kayıt ettiriyorsanız, ne olacağına dair yetkimiz yok. Öğretmen maaşlarına da yetkimiz yok ama iyi niyet çerçevesinde mutabakat yaptık" ifadelerine yer verdi.
"TELAFİSİ İMKANSIZ ZARARLAR DOĞURMAYACAK MI?"
Öğretmen atamaları ile ilgili konuşan Bakan Tekin şu ifadelere yer verdi; "Biz mülakat sürecini tamamladıktan sonra mevzuat değişikliğini yönetmeliğimizde yaptık. Yüzde 100 mülakat notuyla atanırken yüzde 50 olarak tanımladık. Bazı siyasetçi ve sendikalar bunu yargı konusu yaptılar. İptal olursa yüzde 100 mülakatı ile yapacağız. Bize diyorlar ki 'Danıştay kararını açıkladı'. Ben de diyorum ki davaların tarafı biziz, Danıştay bir karar alsa önce bize gönderecek. Karar bazı arkadaşların davaları yetkisizlik sebebiyle reddedildi, bu bir karar değil. Danıştay'ın kararı bize ulaştığında kararımızı açıklarız. Yüzde 50 mülakat üzerinden notları açıkladık, atamalar yaptık. İki ay sonra Danıştay kararını verdi ve iptal etti. Bu telafisi imkansız zararlar doğurmayacak mı?
"ÖĞRETMEN ATAMALARI NE ZAMAN YAPILACAK"
Ben diyorum ki yargıyla ilgili bu süreci bekleyelim, neticesinde atamamızı yapalım. Şu anda Danıştay kararı yok, yürütme durdurma talebi reddedildi. Yönetmelik iptali ile ilgili açılan kararda esasa ait kararı bekliyoruz. Biz Danıştay'da avukatımız, hukuk hizmetleri genel müdürümüz süreci takip ediyor. Bunun dışında sosyal medyadan, bazı siyasal ortamlardaki tartışmalardan hareketle bu işleri yapmayız. Sağlıklı bilgi şu; yürütmeyi durdurma talebini reddetti, bazı kişilerin davalarını reddetti. Bu esasa ilişkin verilmiş bir karar değil. Çok uzun süreceğini zannetmiyorum. O karar geldiği gün öğretmen atamalarımızı yapacağız."