Hükümetin uzun süredir üzerinde çalıştığı ekonominin 3 yıllık yol haritası olan Orta Vadeli Program belli oldu. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz Türkiye'nin büyüme ve enflasyon tahminlerini açıkladı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:

DEZENFLASYON SÜRECİ HAZİRANDA BAŞLADI

Bu programın amacı makroekonomik politikaları belirlemek ve temel ekonomik büyüklükleri ve borçlanma durumunu ele almaktır.

Uygulamaya koyduğumuz ekonomi programıyla politika belirsizliklerini ortadan kaldırdık.

OVP'nin ilk yılına yönelik uygulanacak politikalar ve somut tedbirler, 2025 yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı'nda ayrıntılı olarak yer alacak.

Temmuz - Ağustos ayında temel konularda çeşitli analiz ve toplantılar yapılmıştır.

Öngördüğümüz takvime uygun olarak dezenflasyon sürecinin etkileri 2024 yılı Haziran ayından itibaren başladı.

Büyüme kompozisyonundaki dengelenme ile birlikte cari işlemler dengesi, beklentilerimizin de altında gerileyerek olumlu bir tablo çizdi.

İşsizlik oranları hedeflerimizin de üzerinde bir iyileşme göstermiştir.

TL MEVDUATIN PAYI ARTTI

Enflasyon tarafına baktığımızda biliyorsunuz başından itibaren 3 dönemden bahsettik. Geçiş döneminin bu program yılında tamamlandığını ve dezenflasyon döneminin başladığını görebiliyoruz.

İstihdamdaki artış ve işsizlikteki düşüş, uygulanan ekonomi politikalarının etkinliğini ortaya koyuyor.

Türk Lirasına olan güven önemli derecede artmıştır. TL mevduatlarının toplam mevduatlar içindeki payı ciddi bir yükseliş kaydetti.

KKM BAKİYESİ AZALDI

Öte yandan, KKM mevduatlarının payına baktığımızda, yıl ortalarında yüzde 30'lara yaklaşan oran, Ağustos 2024'te yüzde 10,1'e gerilemiştir.

Nominal olarak 3,4 trilyon TL'ye ulaşarak zirveyi gören KKM bakiyesi geçtiğimiz hafta itibarıyla 1,6 trilyon TL'ye gerilemiştir. Zirve döneminde yaklaşık 140 milyar doları gören KKM'den finansal piyasalardaki denge gözetilerek kademeli bir çıkış stratejisiyle bakiye azaltılmış ve halihazırda 47,8 milyar dolara kadar inmiştir.

Aynı dönemde, yabancı para (YP) mevduatlarının payı ise Ocak 2023'te yüzde 44,4 seviyesinde iken, Ağustos 2024'te yüzde 36,3 seviyesine gerilemiştir.

OLUMLU EĞİLİMİ SÜRDÜRECEK

Bu eğilimler, ekonomi politikalarının etkisi ve finansal istikrarı sağlamak amacıyla atılan adımların başarısını ortaya koymaktadır. Özellikle TL'nin güçlenmesi ve milli para birimine olan güvenin artması, enflasyonla mücadelede ve makroekonomik istikrarın sağlanmasında önemli bir gelişmedir. Türkiye ekonomisinin gelecekte de bu olumlu eğilimleri sürdürmesini bekliyoruz.

TEMEL AMACIMIZ ENFLASYONU DÜŞÜRMEK

2025-2027 dönemi Programının temel amacı, enflasyonun kademeli olarak tek haneli seviyelere düşürülmesi, büyüme potansiyelimizin dezenflasyon süreciyle uyumlu şekilde yükseltilmesi, yapısal reformlarla verimliliğe dayalı yatırım, istihdam, üretim ve ihracatın artırılması, sağlanacak refah artışıyla gelirin toplumumuzun tüm kesimlerine daha adil bir şekilde dağıtılmasıdır.

Bu hedefler doğrultusunda, para, maliye ve gelirler politikalarının güçlü bir şekilde eşgüdümü sağlanacak ve enflasyonla mücadele öncelikli bir alan olarak ele alınacaktır.

BÜYÜME TAHMİNİ BELLİ OLDU

2024'te bölgemizde artan gerilimlerin etkisiyle, büyümenin yüzde 3,5 oranında gerçekleşmesi beklenmektedir. 2025'te büyüme oranının yüzde 4, 2026 ve 2027'de ise sırasıyla yüzde 4,5 ve yüzde 5 seviyelerine çıkması planlanmaktadır.

OVP hesaplamasında kullanılan ortalama dolar/TL tahmini 2024 için 33,2, 2025 için 42, 2026 için 44,4 ve 2027 için 46,9.

ENFLASYON BEKLENTİLERİ YÜKSELDİ

2024'te yüzde 33 olan enflasyon beklentisi 41,5'e, 2025'te 15,2'den 17'5'e, 2026'da 8,5'ten 9,7'ye yükseltildi. 2027 için enflasyon tahminimiz ise yüzde 7'dir.

OVP'de 2025 yılı cari işlemler açığının milli gelire oranının yüzde 2 seviyesinde olması öngörüldü.

BAKAN ŞİMŞEK'TEN AÇIKLAMA

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise sunumun sonunda gazetecilerin sorularını cevaplayarak önemli açıklamalar yaptı. Bakan Şimşek şunları kaydetti:

Merkez Bankası'ndan KKM adımı: Faiz oranı yüzde 50'ye düşürüldü Merkez Bankası'ndan KKM adımı: Faiz oranı yüzde 50'ye düşürüldü

Kısa vadede bizim temel önceliğimiz dezenflasyondur, fiyat istikrarıdır.

Kısa vadeli dezenflasyonun, büyüme üzerinde olumsuz etkileri olabilir ama bu geçici Türkiye'nin önü açık.

Rakamlardan göreceksiniz, 2025 yılında negatif bir mali etki söz konusu. Yani bütçe açığını azaltıyoruz. Yani aslında bütçe açığının azalması, dezenflasyona güçlü destek demek. Amacımız kısa vadede önce fiyat istikrarını sağlamak, sonra kalıcı refah artışını onunla birlikte sağlamak.

Son 1 yıldır çabalarımızda şunu göreceksiniz, vergide adaleti sağlamak için önemli adımlar attık, atıyoruz. Size birkaç örnek vereyim, geçen sene kurumlar vergisini 5 puan artırdık. Bu ne demek? Bu aslında doğrudan vergilerin artırılması için bir çaba demek. Hemen sonuç olmuyor. Zamanla sonuç alıyorsunuz. Bunun etkisini önümüzdeki yıllarda göreceğiz.