Yaz aylarının favorisi karpuz, göründüğü kadar sağlıklı mı?

Karpuz, kabakgiller familyasına ait bir bitkidir. Yaklaşık %90'ı sudan oluşmaktadır ve kalan kısmıysa ağırlıklı olarak meyve şekerinden gelmektedir. 

Özellikle soğuk haliyle sıcak havalarda tercih edilen karpuz, aslında sağlığa en yararlı meyvelerden birisidir. Diyetlerde bile kendisine sık sık yer bulur ve hafif olmasına rağmen tatlı ihtiyacını karşıladığı için birçok kişi tarafından tercih edilir. Peki, başlıkta neyden bahsetmek istedik? İşin aslı, birçok meyveden yararlanmamızın altında onları nasıl ve ne zaman tükettiğimiz yatmaktadır. Hem birazdan sayacağım faydaları hem de meyve yeme zevkini bir arada yaşamak istiyorsanız okumaya devam edebilirsiniz.

Bazı uzmanlar serbest radikallerin astım gelişimine katkı sağladığını söyler. C vitamini de dahil olmak üzere akciğerlerde belirli antioksidanların varlığı astım riskini azaltabilir. Günümüzde paketli gıdaların erken yaşta tüketimi ve hava kirliliği astım görülme riskini %20'ye çıkartmıştır. 

2012 yılında yapılan bir çalışmada, araştırmacılar, karpuz özütünün, obezite ve erken hipertansiyonu olan orta yaşlı insanların ayak bileklerinde ve çevresinde kan basıncını azalttığını bulmuşlardır. Karpuz çekirdeği kolesterol seviyenizi dengede tutar ve kötü kolesterolü düşürür.

Kanser genlerimizde bulunan fakat sonradan aktif olan bir hastalıktır ve yediklerimizle yakından ilişkilidir. Antioksidan miktarı açısından yüksek değerlere sahip olan yiyecekler, kanserin oluşmasını engellemede büyük rol oynar. Bununla birlikte C vitamini kollajen sentezi için gereklidir ve kollajen hem yaşlılık karşıtı, hem yara iyileştiricidir. 

Karpuz ve karpuz suyu, sporcularda egzersiz sonrası kas ağrısını azaltabilir ve iyileşme süresini kısaltabilir. Kolin, karpuzda bulunan bir antioksidandır ve vücutta çok sayıda işlevi vardır. Böylelikle beyin ve sinir sistemi faaliyetlerini olumlu yönde arttırabilir.

Peki, nasıl tüketmeliyiz? Kültürümüzde meyve genellikle yemekten sonra tatlı olarak servis edilir ancak bu yanlıştır. Yemekten önce ve sonra alınan şeker, sindirim sistemini olumsuz etkilerken hem kilo alınmasına, hem de daha çabuk acıkılmasına sebep olur. Yemekten sonra yenilen meyve ise uzun süre sindirim sisteminde beklediği için fermante olarak alkol etkisine de yol açabilir.

Asıl doğru tüketim yöntemi, ara öğünlerdir ancak sadece meyve tüketecekseniz miktarını fazla kaçırabilirsiniz. Unutmayın ki birçok meyve ağırlıklı olarak karbonhidrattan oluşur ve az lif içerir, böylece hemen sindirilir ve açlığınız devam eder. Karpuz, fazlaca yeseniz bile çok sorun olmayan bir meyvedir; suyu midenizi şişireceği için fazla tüketmeniz zorlaşır ve şeker oranı da düşüktür. Buna rağmen eğer fazla kaçırıp kilo almak istemiyorsanız dengeli bir tabak hazırlamalısınız.

Dengeli tabak anlayışı, her şeyden uygun miktarda bulunması demektir. Karbonhidrat yiyecekseniz sizi tok tutması için yanında ya da öncesinde protein veya yağ bakımından zengin bir şeyler tüketmeniz gerekir. Karpuz peynir ikilisi bu yüzden sağlıklıdır, muz ceviz de buna örnek verilebilir. Ayrıca magnezyum ve sodyum gibi mineraller açısından zengin besinleri (muz) akşam, antioksidan açısından zengin besinleriyse gün içerisinde yemek daha faydalıdır. Meyveler kahvaltı olarak çok fazla tercih edilmemelidir, sindirim sisteminizi şeker ile güne başlatmak pek de iyi bir şey değil.

Sağlıcakla kalın.